Basur günlük yaşamı olumsuz etkileyen ağrılı bir rahatsızlıktır. Peki Basur nedir? Tedavisi ve uygulanabilecek bitkisel çözümler nelerdir? Basura yakalanan kişiler öncelikle bir hekime görülmeli ve tedavi uygulamalarına başlamalıdır. İşte basurun tedavisi hakkında bilinmesi gerekenler...
Basur, hastalık aşaması ve hastanın durumuna göre tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Evde uygulanan tedaviler arasında ılık suya oturarak kasların rahatlaması sağlanır böylelikle basur ağrısı azalır.
Bu yöntemin yanında suyun içine karanfil çayı konularak basur ağrısı biraz daha azaltılır. Basur ağrısını azaltmak için yapılan bir diğer yöntem ise sıak tuğlaya oturarak rahatlama sağlanması durumudur. Basur şişmiş ise sülük yapıştırarak da basur ağrısı geçer, basurun üzerine yapıştırılan sülük içi pis kan dolu basur memesindeki kanı emerek şişliği azaltır ve rahatlama sağlar. Basur ağrısı nasıl geçer sorusuna verilecek en önemli cevap dışkılama alışkanlığıdır.
Tuvalet sonrası makat bölgesinin tahriş edilmeden bol su ile yıkanarak hijyen sağlanması, makattan dışarı çıkan memelerin tekrar içeri itilmesi ağrı, kanama ve iltihaplanmayı önleyecektir. Bunun için parmağınıza vazelin sürerek dışarı çıkan basur memelerini yavaşça içeri ittirin, aksi takdirde dışarıda kalan basur memeleri kuruma yapar ve ağrı yapmasına neden olur.
Basur ağrısını azaltmak için ılık suda oturmak gibi çözümler hemoroid acısını hafifletecektir fakat bu yöntemler sadece basurun ağrısını dindirir; basuru tam olarak geçirmez. Basurdan temelli kurtulmak için bitkisel tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.
İbrahim Saraçoğlu'ndan hemoroid tedavisi için Çobançantası kürü!
Hemoroid tedavisi için İbrahim Saraçoğlu'ndan Çobançantası kürünün detayları
4 tatlı kaşığı çobançantası,
4 bardak soğuk su
Çobançantası kürü nasıl yapılır?
Kürü için suyun içerisine çobançantası bitkisi kıyılarak atılır ve 8 saat kadar bekletilir. 8 saatin ardından elde edilen ve süzülen karışım gün içerisinde taze bir şekilde tüketilir.
Elde edilen kürden yararlanılarak, pamuk ile emilerek basur olan bölgeye sürülür. Çobançantası kürünü düzenli olarak 1 hafta kadar tüketin ve basur şikayetlerinizin azaldığını görün.
Hemoroid (Basur) bitkisel tedavisi olarak doğada bulunan diğer bitkilerden de yararlanabilirsiniz. Örneğin siyah üzüm yaprağı kürü, semizotu kürü, zeytinyağı kürü ve maydanoz kürü gibi çeşitli kürlerde kullanılabilir.
Tüm bu kürlerde sıcak su ile yapılarak demle şeklinde hazırlanarak yemeklerden sonra tüketilebilir.
Basurun Evreleri
Patient'te yayınlanan bir araştırmada da belirtildiği üzere; basur çeşitleri dört ayrı evreden oluşmakta ve bu evrelere dayalı olan belirtiler de değişiklik göstermektedir
1. Evre: En yaygın olan bu derece, basurun ilk evreleri olarak ta belirtilebildiği gibi şişmeler küçüktür ve anal kanalların üzerinde görülemeyecek yerlerde bulunur.
2. Evre: Birinci evreye nazaran şişmelerin daha büyük olduğu bu evrede şişmeler genelde içeride olmasına karşın tuvalet esnasında ya da hapşurma ve öksürme gibi abdominal baskı sonucunda anüsten dışarı çıkabilecek duruma gelebilir.
3. Evre: Zaman zaman dışarıda olabilen ve ikinci evreye benzer durumlarda da dışarı çıkabilen bu evrede basur içeri itilebilecek durumdadır. Belirli zamanlarda da zorlanmalar sonucu makattan kan gelmesi mümkün olabilir.
4. Evre: Bu evrede yaşanılan basurlarda, dışarıda duran şişlik takılı kalır ve iç kısıma ittirilemeyecek konumda ve genellik kan gelmesi yüksek ihimal durumlardır.
Basurun Belirtileri
Oluşum sonrasında ağrısız kanamaya, anüs içinde ya da dışında kaşıntıya, makatta ağrıya, tuvalet sonrası temizlemekte zorlanmaya ve sızıntı dışkı hissiyatına maruz kalmak basurun başlıca belirtilerindendir
Tüm bu belirtilere rağmen bazı durumlarda da herhangi bir belirtisi de olmayacağı gibi genellikle maruz kalan kişiler tarafından fark edilmeyen bir rahatsızlık ta olabilmektedir.
Basurun Nedenleri
Hemoroidin, herhangi bir kesin nedeni henüz bilinememekte ve bir çok insanda bu tür nedenler olmadan da yaşandığı görülmektedir. Bu durumla beraber rektum ya da anal kanallardaki basıncın kan damalarını tıkamasından ve kabızlığa ve ishale dayalı lif eksikliğinden kaynaklı durumlardan da kaynaklandığı düşünülmektedir.
Basur riskini arttıracak diğer etmenleri de eklemek gerekirse; obeziyete, aşırı kilo alımına, gebeliğe, ağır kaldırmaya, öksürmeye, mide bulantısına ilişkin kusmaya, ileri yaşa ( yaşlılar bu tür rahatsızlıklara daha duyarlıdır ), genetik faktörlere, anal kanalları etkileyen durumlara maruz kalmak başlıcalarıdır.





