Zina ayetlerle kesin olarak yasaklanmıştır. Ayetler 'zina etmeyiniz' demez. 'Zinaya yaklaşmayınız' der. Dolayısı ile zina oluşturacak ortamlarda bulunmak da haram kılınmıştır. Bu yazımızda zina ile ilgili hadisleri bulabilirsiniz. İşte zina ile ilgili hadisler...
Zina Türleri Hadisi
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Âdemoğluna zinadan nasibi takdir olunmuştur. O buna mutlaka erişir. Gözlerin zinası bakmak, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası konuşmak, elin zinası tutmak, ayakların zinası yürümektir. Kalbe gelince o, arzu eder, ister. Üreme organı ise, bunu ya gerçekleştirir, ya da boşa çıkarır." (Buharî, İsti'zan 12, Kader 9; Müslim, Kader 20-21. Ayrıca bk. Ebû Davûd, Nikah 43)
Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e:
– İnsanları cennete en fazla götürecek şey nedir? diye soruldu.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
– "Allah'a saygı (takva) ve güzel ahlaktır" buyurdu.
– İnsanları cehenneme en fazla götürecek şey nedir? diye sorulunca da:
– "Ağız ve cinsel organdır" buyurdu. (Tirmizî, Birr 62. Ayrıca bk. İbni Mace, Zühd 29)
Müslüman Zina Etmez
Ebû Hüreyre (r.a)'den rivayet edildiğine göre Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Zinakar, (kamil bir) mü'min olarak zina etmez; hırsız, (kamil bir) mü'min olarak çalmaz; içki içen, (kamil bir) mü'min olarak içki içmez. Kişi bunları yaptıktan sonra tevbe kapısı hala ona açıktır." (Buharî, Hudûd, 20)
Allahın Sevmediği Amel, Zina
Hz. Âişe validemizin rivayetine göre Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Ey ümmet-i Muhammed! Erkek veya kadın bir kulunun zina etmesini, Allah'tan daha çok kıskanan (hoşnutsuzluk ve nefretle karşılayan) hiçbir kimse yoktur. Ey ümmet-i Muhammed! Siz benim bildiklerimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınız." (Buharî, Nikah, 107)
Haramı Görünce Tekrar Bakma!
Büreyde (r.a) der ki: Rasûlullah (s.a.v), Hz. Ali'ye hitaben şöyle buyurdu:
"Ey Ali, aniden bir haramı gördüğünde dönüp tekrar bakma! Zira ilk bakış senin (için affedilmiş)tir, ancak ikinci bakış aleyhinedir (günahtır)." (Ebû Davud, Nikah, 42-43/2149; Tirmizî, Edeb, 28/2777; Heysemî, VIII, 63)
Ansızın Görülen Haram
Cerîr radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e ansızın görmenin hükmünü sordum.
– "Hemen gözünü başka tarafa çevir!" buyurdu. (Müslim, Âdab 45. Ayrıca bk. Ebû Davûd, Nikah 43; Tirmizî, Edeb 28)
Bir Başkasının Avret Yerine Bakmak Haramdır
Ebû Saîd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Erkek, erkeğin avret yerine, kadın da kadının avret yerine bakamaz. Bir erkek başka bir erkekle; bir kadın da başka bir kadınla bir örtü altında yatamaz."
Müslim, Hayz 74. Ayrıca bk. Tirmizî, Edeb 38; İbni Mace, Taharet 137
Mahremiyete Dikkat
İbni Abbas radıyallahu anhüma'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Hiçbiriniz, yanında mahremi bulunmayan bir kadınla başbaşa kalmasın." (Buharî, Nikah 111, Cihad 140; Müslim, Hac 424. Ayrıca bk. Tirmizî, Rada' 16, Fiten 7)
Fuhuş İslam'da Yasaktır
Ebû Mes'ûd el-Bedrî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, köpek parasını, fuhuş gelirini ve falcılık ücretini yasaklamıştır.
Bir Başkasına Zina Suçu Atmak Büyük Günahtır
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– "Yedi helak ediciden kaçının!" Sahabîler:
– Ey Allahın Resûlü! Bunlar nelerdir? diye sordular. Hz. Peygamber:
– "Allah'a ortak koşmak, sihir (büyü) yapmak, Allah'ın haram kıldığı bir nefsi haksız yere öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek, savaş meydanından kaçmak, evli, namuslu ve hiç bir şeyden haberi olmayan kadınlara zina isnad etmektir," buyurdu.
Kıyamet Günü Allah Teala Zina Edenin Yüzüne Bakmaz
Yine Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Allah Teala kıyamet gününde üç kişiyle konuşmaz, onları temize çıkarmaz, suratlarına bile bakmaz; üstelik onlar korkunç bir azaba uğrarlar.
Bunlar; zina eden ihtiyar, yalan söyleyen hükümdar, kibirlenen fakirdir." (Müslim, Îman 172. Ayrıca bk. Tirmizî, Cennet 25; Nesaî, Zekat 75, 77)
Zina İftirası Ahirette İflas Ettirir
Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"Müflis kimdir, biliyor musunuz?" diye sordu. Ashab:
– Bizim aramızda müflis, parası va malı olmayan kimsedir, dediler. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekat sevabıyla gelip, fakat şuna sövüp, buna zina isnad ve iftirası yapıp, şunun malını yiyip, bunun kanını döküp, şunu dövüp, bu se-beple iyiliklerinin sevabı şuna buna verilen ve üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yükletilip sonra da cehenneme atılan kimsedir" buyurdular. (Müslim, Birr 59. Ayrıca bk. Tirmizî, Kıyamet 2)
Zina Eden Affedilir mi?
Ebû Zer radıyallahu anh şöyle demiştir:
Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'le birlikte Medine'nin Harra mevkiinde yürüyordum. Derken Uhud dağı karşımıza çıkıverdi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
– "Ey Ebû Zer!" dedi. Ben:
– Buyur ya Resûlallah! Emrine amadeyim, dedim. Resûlullah:
"Yanımda şu Uhud dağı kadar altın olsa, bu beni sevindirmez. Bir borcu ödemek için ayırdığımdan başka da yanımda bir dinar bulunarak üç gün geçmesini istemem. –Resulullah, önüne, sağına, soluna ve arkasına elleriyle verme işareti yaparak–yanımda bulunanı Allah'ın kullarına şöyle şöyle dağıtmak isterim" buyurdu. Sonra yoluna devam etti ve:
"Dünyada varlığı çok olanlar ahirette sevapları az olanlardır. Yalnız sağına, soluna ve ardına şöyle, şöyle ve şöyle verenler müstesnadır. Fakat onlar da ne kadar azdır" buyurdu. Sonra da bana:
"Ben yanına gelinceye kadar yerinden ayrılma" diye tenbih ederek gecenin karanlığında yürüyüp gözden kayboldu. Yüksek bir ses işittim bir kimsenin Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'e saldırmasından korktum. Onun yanına varmak istedim, fakat "Ben yanına gelinceye kadar yerinden ayrılma" buyruğunu hatırlayarak yerimden ayrılmadım. Resûl-i Ekrem yanıma gelince:
– Bir ses işittim ve ondan korktum, diye duyduğum sesten bahsettim. Hz.Peygamber:
– "Sen o sesi duydun mu?" diye sordu. Ben:
– Evet, diye cevap verdim. Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:
– "O gelen Cebrail idi; bana ümmetinden Allah'a ortak koşmayarak ölen kimse Cennet'e girer, dedi." Ben:
– Zina edip hırsızlık yapsa da mı? dedim. Resûl-i Ekrem:
– "Zina da etse, hırsızlık da yapsa neticede cennete girer" buyurdular.
Buharî, İstikraz 3, Rikak 14; Müslim, Zekat 32
Göz Zinası ve Kadın Kokusu
Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Her göz (harama bakmakla) zina eder. Kadın koku sürünüp (erkeklerin bulunduğu) bir meclisten geçtiği zaman, o da zaniyedir/zina etmiş sayılır." (Tirmizî, Edeb, 35/2786; Ebû Davûd, Tereccül, 7/4173; Nesaî, Zînet, 35)
Harama Bakmayı Terk Edene Ecir
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- bu hususta şöyle buyurmuştur:
"Harama bakış, iblisin zehirli oklarından bir oktur. Her kim Allah korkusu sebebiyle harama bakmayı terk ederse Allah ona, kalbinde lezzetini hissedeceği bir îman bahşeder." (Hakim, IV, 349/7875)"
Üçüncüsü Şeytandır…
Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
"Bir erkek, yabancı bir kadınla baş başa kaldığında mutlaka üçüncüleri şeytan olur." (Tirmizî, Rada', 16/1171; Fiten, 7/2165; Ahmed, I, 18, 26)
Zina ve Fuhuş Hastalıkları Çoğaltır
Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurur:
"Bir milletin içinde zina ve fuhuş ortaya çıkıp nihayet o millet bu suçu alenî olarak işlemeye başladığında, mutlaka içlerinde veba hastalığı ve kendilerinden önce gelip-geçmiş milletlerde görülmemiş başka hastalıklar yayılır." (İbn-i Mace, Fiten, 22; Hakim, IV, 583/8623)
İbn-i Abbas Hazretleri'nden gelen bir rivayette ise şöyle buyrulur:
"…Bir toplumda zina yaygınlaşırsa, aralarında ölümler artar…" (Muvatta', Cihad, 26; İbn-i Mace, Fiten, 22)
Zina Yapanların Ahiretteki Durumları
Dünyada bu kadar zararı olan zina, ahirette de kişiyi rezil-rüsvay eder ve acı bir azaba maruz bırakır. Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurur:
"Bu gece rüyamda iki kişi (Cebraîl ile Mîkaîl) gelerek beni kaldırdılar ve «Haydi gidiyoruz» dediler. Ben de onlarla beraber gittim… Fırın gibi bir yapıya vardık. Orada ne söylenildiği anlaşılamayan çığlıklar, feryatlar birbirine karışıyordu. İçerde bir sürü çıplak erkek ve kadın bulunduğunu anladık. Altlarından alevler yükseldikçe, çığlık atıyor, feryad u figan ediyorlardı. Meleklere bunların kim olduğunu sordum:
«–Zina eden erkek ve kadınlar» dediler." (Buharî, Ta'bîr, 48; Cenaiz, 93; Tirmizî, Rü'ya, 10/229
Zina Etmek İsteyen Gence, Peygamberimizin Cevabı
Ebû Ümame (r.a) anlatıyor:
"Bir genç Rasûlullah Efendimiz'e geldi ve:
«–Ya Rasûlallah! Zina için bana izin verir misiniz?» dedi.
Oradakiler hemen gencin üzerine yürüdüler ve azarlayarak «Sus, sus!» dediler.
Efendimiz (s.a.v):
«–Yaklaş!» buyurdu. Genç, Allah Rasûlü'nün yanına varıp oturdu.
Rasûlullah (s.a.v) ona:
«–Böyle bir şeyi annen için ister misin?» diye sordu. Genç:
«–Allah beni senin yoluna kurban etsin, hayır, vallahi istemem ya Rasûlallah!» dedi.
Allah Rasûlü (s.a.v):
«–Diğer insanlar da anneleri için böyle bir şeyi istemezler» buyurdu.
Daha sonra Rasûlullah (s.a.v), aynı soruyu kızı, kız kardeşi, halası, teyzesi için de sordu. Genç hepsine:
«–Allah beni senin yoluna kurban etsin, hayır, vallahi istemem ya Rasûlallah!» cevabını verdi.
Rasûlullah (s.a.v) her defasında "diğer insanların da yakınları için böyle bir şeyi istemeyeceklerini" hatırlattı. Konuşmanın sonunda mübarek elini gencin üzerine koydu ve:
«Allah'ım, bunun günahlarını affet, kalbini temizle ve iffetini muhafaza eyle!» diye dua etti.
Genç bundan sonra böyle bir şeye hiç tenezzül etmedi." (Ahmed, V, 256-257; Heysemî, I, 129)
Zina Çoğalınca…
Bir gün Allah Rasûlü (s.a.v):
"−Bu ümmetin sonunda yere batma (hasf), maymun ve domuza çevrilme (mesh) ve taşlanma (kazf) vukû bulacaktır" buyurmuştu. Âişe (r.anha):
"−İçimizde salih insanlar olduğu halde helak edilecek miyiz?" diye sordu.
Rasûlullah (s.a.v):
"−Zina çoğaldığında evet!" buyurdu (Tirmizî, Fiten, 21/2185. Bkz. Ebû Davûd, Melahim, 10/4307.)
Yollarda Oturmaktan Kaçının
Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallalahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
– "Yollarda oturmaktan kaçının!" Sahabîler:
– Biz buna mecbûruz. Meselelerimizi orada konuşuyoruz, dediler. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
– "Oturmaktan vazgeçemeyecekseniz o halde yolun hakkını verin!" buyurdu.
– Yolun hakkı nedir Ey Allah'ın Resûlü? dediler.
– "Harama bakmamak, gelip geçenleri incitmemek, selam almak, marufu emredip münkerden nehyetmektir" buyurdu. (Buharî, Mezalim 22, İsti'zan 2; Müslim, Libas 114. Ayrıca bk. Ebû Davûd, Edeb 12; Tirmizî, İsti'zan 30)
Gözlerinde Zina İzleri Var
Enes -radıyallahu anh- kendi rivayetine göre; bir gün Hazret-i Osman'a giderken yolda bir kadın görür. Kadının güzelliği aklına takılır. Bu düşünce ile Hazret-i Osman'ın yanına girer. Onu gören Hazret-i Osman:
"–Ey Enes! Gözlerinde zina izleri var." der. Buna çok şaşıran Enes -radıyallahu anh-:
"–Allah'ın Rasûlü'nden sonra vahiy mi geliyor?" diye sorar. Hazret-i Osman -radıyallahu anh- ise:
"–Hayır, bu bir basîret ve doğru bir firasettir." buyurur. (Kuşeyrî, Risale, Beyrut 1990, sf. 238.)





