İstanbul Aile Vakfı’nın organizasyonunda ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın destekleriyle gerçekleştirilen III. Uluslararası Aile Sempozyumu sona erdi. 21. Yüzyılda aile olmanın zorluklarını, aile kurumunun güncel tehditler karşısındaki durumunu, çok disiplinli bir yaklaşımla ele alan sempozyum, ulusal ve uluslararası düzeyde 60’tan fazla bilim insanı ve uzmanı bir araya getirerek, toplamda 52 bildirinin sunulduğu, açılış ve kapanış oturumları dahil toplam 14 oturumun tamamında yoğun katılımla tamamladı. Demokrasi ve Özgürlükler Adası'ndaki sempozyumun kapanış oturumunda sonuç bildirisini, İstanbul Aile Vakfı Araştırma Merkezi (İSAVAR) Başkanı Turgay Şirin okudu.
AİLE TEHLİKELERLE KARŞI KARŞIYA
Sempozyuma gösterilen yoğun katılım ve ilginin aile konusundaki hassasiyetin ve aileye yönelen tehditlere karşı çözüm arayışının ne kadar yüksek olduğunu ortaya koyduğunu ifade eden Şirin, "Bu arayışın karşılığı olarak aileye dair yapılan çalışmaların niceliğini ve niteliğini artırmanın zaruri olduğu görülmüştür. Günümüzde aile kurumu, dijitalleşmenin etkileri, bireyselleşme eğilimleri, ekonomik belirsizlikler, kültürel çözülmeler ve demografik dönüşümler gibi çok boyutlu tehditlerle karşı karşıyadır. Bu tehditler, yalnızca ailenin işlevselliğini değil, aynı zamanda onun sürekliliğini de riske atmaktadır” dedi.
AİLE KURUMU SÜRDÜRÜLMELİ
Küresel tehditler karşısında dahi ihmale gelmemesi gereken ve insanlık adına korunması elzem olan son kalenin "aile" olduğunun altını çizen Şirin, aile kurumunun sürdürülebilirliğine ilişkin yapılan çalışmaların BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamında değerlendirilmesi ve bu hedefler arasına "Sürdürülebilir Ailenin Korunması" başlığının dahil edilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.
