Doğal bir afet olarak deprem, ani ve kontrol edilemeyen doğasıyla insanlarda korku, çaresizlik ve belirsizlik hislerini tetikler. Depremin psikolojik etkileri neler? Depremin psikolojik etkileriyle nasıl başa çıkılır? İşte bu yazımızda, depremin psikolojik etkilerini detaylı bir şekilde ele alarak bireylerin yaşadığı duygusal ve zihinsel süreçleri inceleyeceğiz…

Depremin Psikolojik Etkileri Neler?

Depremin psikolojik etkileri neler sorusu vatandaşların radarına girdi, Depremin bireyler üzerindeki psikolojik etkileri, hem kısa vadeli hem de uzun vadeli olabilir. Bu etkiler, kişinin yaşına, geçmiş deneyimlerine, sosyal destek sistemine ve depremin yıkım derecesine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. İşte depremin en yaygın psikolojik etkileri:

Akut Stres Tepkileri

Deprem anında ve hemen sonrasında bireyler genellikle yoğun korku, panik ve şok yaşamaktadırlar. Bu durum, akut stres tepkisi olarak adlandırılır. Vücudun “savaş ya da kaç” mekanizması devreye girer ve kalp atış hızı artış olur, nefes alışverişi hızlanır. Bazı kişilerde dissosiyasyon (gerçeklikten kopma hissi) veya donakalma gibi tepkiler de görülebilir. 

Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)

Depremin en ciddi etkilerinden biri, Travma Sonrası Stres Bozukluğu’dur (TSSB). TSSB, haftalar ve aylar boyunca görülebilir:

  • Tekrarlayan anılar ve kâbuslar: Deprem anını yeniden yaşama hissiyatı.
  • Kaçınma davranışı: Depremle ilgili yerlerden, konuşmalardan veya hatırlatıcılardan kaçınma.
  • Aşırı tetikte olma: Sürekli bir tehlike hissi ve uyku problemleri.
  • Duygusal uyuşma: Sevdiklerine veya günlük aktivitelere ilgisizlik.

TSSB, özellikle depremde sevdiklerini kaybeden, yaralanan veya evsiz kalan bireylerde daha sık görülür.

Kaygı ve Depresyon

Deprem, bireylerde yoğun kaygı bozukluklarına yol açabilir. Gelecekteki olası depremlerden korkma (anticipatory anxiety), sürekli bir endişe hali yaratır. Ayrıca, depremin yol açtığı maddi ve manevi kayıplar, bireylerde depresyon riskini artırmaktadır. İş kaybı, evsizlik, sosyal bağların kopması gibi unsurlar, umutsuzluk ve çaresizlik duygularını tetikler.

Çocuklarda ve Yaşlılarda Özel Etkiler

  • Çocuklar: Deprem, çocuklarda regresyon (örneğin, yatağını ıslatma, parmak emme), ayrılık kaygısı ve davranış problemleri gibi etkilere yol açabilir. Çocuklar, travmayı ifade etmekte zorlanabilir ve bu duygular oyunlarına veya çizimlerine yansıyabilir.
  • Yaşlılar: Yaşlı bireyler, fiziksel sağlık sorunları ve sosyal izolasyon sebebiyle depremin psikolojik etkilerine daha hassas durumda olurlar. Geçmiş travmaların yeniden tetiklenmesi de sık görülür.

Toplumsal Etkiler

Deprem, yalnızca bireyleri değil, tüm toplumu etkiler. Toplumda kolektif bir yas, güvensizlik ve dayanışma ihtiyacı ortaya çıkar. Ancak, yardım dağıtımındaki adaletsizlikler veya yetkililere duyulan güvensizlik, toplumsal öfke ve çatışmalara yol açabilir. Öte yandan, dayanışma ve yardımlaşma gibi olumlu toplumsal tepkiler de sıkça gözlemlenir.

Depremin Psikolojik Etkileriyle Nasıl Başa Çıkılır?

Depremin psikolojik etkileriyle nasıl başa çıkılır sorusunu merak edenler için, Depremin psikolojik etkilerini azaltmak ve iyileşme sürecini desteklemek için bazı adımlar atılabilir. İşte bireysel ve toplumsal düzeyde uygulanabilecek yöntemler:

Hafta sonu hava nasıl olacak?
Hafta sonu hava nasıl olacak?
İçeriği Görüntüle

Psikolojik İlk Yardım

Deprem sonrası ilk günlerde, bireylere güvenli bir ortam sağlamak, temel ihtiyaçlarını karşılamak ve onları dinlemek önemlidir. Psikolojik ilk yardım, bireylerin duygularını ifade etmelerine olanak tanır ve yalnızlık hissini azaltır.

Profesyonel Destek

TSSB, kaygı veya depresyon gibi durumlar için bir psikolog veya psikiyatristten destek almak kritik öneme sahiptir. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) gibi yöntemler, travma tedavisinde etkilidir.

Sosyal Destek Sistemleri

Aile, arkadaşlar ve topluluk desteği, depremzedelerin iyileşme sürecinde büyük rol oynamaktadır. Toplumsal dayanışma projeleri, kişilerin yalnızlık hissini azaltır ve umut aşılar.

Çocuklara Özel Yaklaşım

Çocuklarla deprem hakkında yaşlarına uygun bir şekilde konuşmak, onların korkularını anlamak ve güven verici bir ortam yaratmak önemlidir. Oyun terapisi, çocukların travmayı işlemelerine yardımcı olabilir.

Kendine Bakım Pratikleri

Meditasyon, nefes egzersizleri, düzenli uyku ve fiziksel aktiviteler, stresle başa çıkmada etkili yöntemlerdir. Ayrıca, bireylerin kendilerine hedefler koyarak kontrol hissi kazanmaları teşvik edilmelidir.

Deprem ve Psikolojik Dayanıklılık

Psikolojik dayanıklılık (resilience), bireylerin travmatik olaylar karşısında toparlanma ve adapte olma yeteneğidir. Deprem sonrası psikolojik dayanıklılığı artırmak için şu stratejiler uygulanabilir:

  • Anlam bulma: Deprem sonrası yaşananları anlamlandırmak ve hayata yeni bir perspektif kazandırmak.
  • Olumlu başa çıkma mekanizmaları: Sorun çözme becerilerini geliştirmek ve duygusal farkındalığı artırmak.
  • Toplumsal bağları güçlendirme: Yardımlaşma ve dayanışma ile topluluk ruhunu canlandırmak.

Muhabir: Serkan Divarcı