Kuran'da adı geçe Peygamberlerden Hz. Süleyman (a.s) nasıl vefat etmiştir? Süleyman Peygamber nasıl vefat etmiştir? Peygamber mucizelerle dünyaya geldiği gibi dünya hayatından ayrılışlarında da hikmet barındırıyor. Bu yazımızda Süleyman Peygamberin nasıl dünyaya gönderildiğini ve nasıl vefat ettiğini bulabilirsiniz.Hazret-i Süleyman -aleyhisselam- nasıl vefat etti? Yanındaki cinler Hazret-i Süleyman'ının vefatını neden bu kadar uzun bir süre anlayamadılar? Hazret-i Süleyman'ının vefatı...

Hazret-i Süleyman -aleyhisselam- vefatı esnasında bir asaya dayanmaktaydı. Bu yüzden ayakta durduğu için O'nun vefat ettiğini etrafındakilerden hiç kimse fark etmemişti. Ta ki bir ağaç kurdu asasını yiyip Hazret-i Süleyman yere yıkılınca vefat etmiş olduğu anlaşıldı. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:

"(Süleyman'ın) ölümüne hükmettiğimiz zaman, O'nun öldüğünü, ancak değneğini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. (Sonunda yere) yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azab içinde kalmazlardı." (Sebe', 14)

Süleyman -aleyhisselam- irtihal edince, cesedinin uzun süre asasına dayanarak ayakta kaldığı anlaşılmaktadır.

CİNLER HZ. SÜLEYMAN'IN VEFAT ETTİĞİNİ ANLAYAMADILAR

Âyet-i kerîmede cinler hakkında buyrulan "küçük düşürücü azap" tabiri, onların güç işlerde çalıştırılmalarına binaen kullanılmıştır. Onlar, Süleyman -aleyhisselam-'ın öldüğünü anlamadıkları için, O'nun hayatında olduğu gibi yine yorucu işlerine devam etmişlerdi. Buradan, cinlerin gaybı bilmedikleri anlaşılmaktadır.

Süleyman -aleyhisselam-'ın hayatı gibi vefatı da, tevhîd mücadelesi vasfındaydı. Çünkü vefatıyla da, Allah'tan başka hiçbir varlığın gaybı bilemeyeceğini, ancak Cenab-ı Hakk'ın bildirmesiyle buna vakıf olunabileceğini tebliğ etmişti. Cenab-ı Hak, Süleyman -aleyhisselam-'ın vefatını çok aciz bir varlık olan ağaç kurdu vasıtasıyla ortaya çıkararak, gaybı bildiğini iddia eden cinlerin de, Allah'ın iradesi dışında hiçbir şey bilemeyeceklerini açıkça beyan etmiştir.

HZ. SÜLEYMAN AYAKTA VEFAT ETMESİNDEKİ İBRET

Diğer taraftan, büyük bir mülk ve saltanata sahip olan Süleyman -aleyhisselam-'ın ayakta ölmesi, ne kadar düşündürücü bir tecellî ve büyük bir ibrettir. Zaten tüm peygamberlerin sözleri, yaşayışları ve başlarından geçen hadiseler, arkalarından gelen bütün ümmetlere birer ibret vesilesidir.

Nitekim dünyanın fanîliği ve Süleyman -aleyhisselam-'ın muazzam saltanatının bile geçiciliği, bir öğüt ve darb-ı mesel haline gelmiştir. Ziya Paşa, meşhur Terkîb Bend'inde şöyle der:

Seyr etti heva üzre denir taht-ı Süleyman,

Ol saltanatın yeller eser şimdi yerinde!..

Yûnus Emre Hazretleri'nin darb-ı mesel haline gelmiş bir dörtlüğü de şöyledir:

Mal sahibi, mülk sahibi,

Hani bunun ilk sahibi?

Mal da yalan, mülk de yalan,

Var biraz da sen oyalan!..

Muhabir: Yazar Silinmiş