Genellikle sınava girecek öğrenciler sınav zamanı yaklaşınca zihin açıklığı için okunacak duaları araştırıyor. Bilindiği üzere milyonlarca öğrencini beklediği sınava az kaldı. İşte Zihin açıklığı için okunacak dualar...

Unutkanlıktan kurtulmak ve zekanın açılması için bu dua okunur:

"Bismillahirrahmanirrahîm, Ferdün, Hayyün, Kayyûmun, Hakemun, Adlün, Kuddûsün(1). İyyake na'büdü ve iyyakenesta'în.(2) İnna fetahna leke fethan mubîna."(3)On dokuz defa okunacak.

"Ya kebîrü entellezî la tehdil ukûlü livasfi azametih."(4) Bin defa okunacak. Sonra; "Subhane rabbiyel a'la." (5) denecek. Sonra, "Sübhane men hüve külle yevmin hüve fi şe'nin." (6) okunacak.

Bundan sonra ihtiyaç neyse o söylenecek ve şunlar okunacak.: "Ya ğıyasel müsteğîsîne vela havle vela kuvvete illa billahil aliyyil azîm."(7)(Mecmuatü'l-Ahzab)

Hz. İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Hz. Ali İbnu Ebî Talib (radıyallahu anh) Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek:

"Annem ve babam sana kurban olsun, şu Kur'an göğsümde durmayıp gidiyor. Kendimi onu ezberleyecek güçte göremiyorum." dedi. Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) ona şu cevabı verdi:

"Ey Ebû'l-Hüseyin! (Bu meselede) Allah'ın sana faydalı kılacağı, öğrettiğin takdirde öğrenen kimsenin de istifade edeceği, öğrendiklerini de göğsünde sabit kılacak kelimeleri öğreteyim mi?"

Hz. Ali (radıyallahu anh):

"Evet, ey Allah'ın Rasûlü, öğret bana!" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (asm) şu tavsiyede bulundu:

"Cuma gecesi (perşembeyi cumaya bağlayan gece) olunca, gecenin son üçte birinde kalkabilirsen kalk. Çünkü o an (meleklerin de hazır bulunduğu) meşhûd bir andır. O anda yapılan dua müstecabtır. Kardeşim Yakub da evlatlarına şöyle söyledi:

'Sizin için Rabbime istiğfar edeceğim, hele cuma gecesi bir gelsin.'

"Eğer o vakitte kalkamazsan gecenin ortasında kalk. Bunda da muvaffak olamazsan gecenin evvelinde kalk. Dört rekat namaz kıl. Birinci rekatta, Fatiha ile Yasin sûresini oku, ikinci rekatta Fatiha ile Hamim, ed-Duhan sûresini oku, üçüncü rekatta Fatiha ile Eliflammîm Tenzîlü'ssecde'yi oku, dördüncü rekatta Fatiha ile Tebareke'l-Mufassal'ı oku. Teşehhüdden sonra Allah'a hamdet, Allah'a senayı da güzel yap, bana ve diğer peygamberlere salat oku, güzel yap. Mümin erkekler ve mümin kadınlar ve senden önce gelip geçen mümin kardeşlerin için istiğfar et. Sonra bütün bu okuduğun duaların sonunda şu duayı oku:

"Allah'ım, bana günahları, beni hayatta baki kıldığın müddetçe ebediyen terk ettirerek merhamet eyle. Bana faydası olmayan şeylere teşebbüsüm sebebiyle bana acı. Seni benden razı kılacak şeylere hüsn-i nazar etmemi bana nasîb et. Ey semavat ve arzın yaratıcısı olan celal, ikram ve dil uzatılamayan izzetin sahibi olan Allah'ım. Ey Allah! Ey Rahman! Celalin hakkı için, yüzün nuru hakkı için kitabını bana öğrettiğin gibi hıfzına da kalbimi icbar et. Seni benden razı kılacak şekilde okumamı nasîb et. Ey semavat ve arzın yaratıcısı, celalin ve yüzün nuru hakkı için kitabınla gözlerimi nurlandırmanı, onunla dilimi açmanı, onunla kalbimi yarmanı, göğsümü ferahlatmanı, bedenimi yıkamanı istiyorum. Çünkü, hakkı bulmakta bana ancak sen yardım edersin, onu bana ancak sen nasib edersin. Her şeye ulaşmada güç ve kuvvet ancak büyük ve yüce olan Allah'tandır."

"Ey Ebû'l-Hasan, bu söylediğimi üç veya yedi cuma yapacaksın. Allah'ın izniyle duana icabet edilecektir. Beni hak üzere gönderen Zat-ı Zülcelal'e yemin olsun, bu duayı yapan hiçbir mümin icabetten mahrum kalmadı."

İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) der ki: "Allah'a yemin olsun, Ali (radıyallahu anh) beş veya yedi cuma geçti ki Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)'a aynı önceki mecliste tekrar gelerek:

"Ey Allah'ın Resûlü! Geçmişte dört beş ayet ancak öğrenebiliyordum. Kendi kendime okuyunca onlar da (aklımda durmayıp) gidiyorlardı. Bugün ise, artık kırk kadar ayet öğrenebiliyorum ve onları kendi kendime okuyunca Kitabullah sanki gözümün önünde duruyor gibi oluyor. Eskiden hadisi dinliyordum da arkadan bir tekrar etmek istediğimde aklımdan çıkıp gidiyordu. Bugün hadis dinleyip sonra onu bir başkasına istediğimde ondan tek bir harfi kaçırmadan anlatabiliyorum." dedi.

Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) bu söz üzerine Hz. Ali (radıyallahu anh)'ye:

"Ey Ebû'l-Hasan! Kabenin Rabbine yemin olsun sen müminsin!" dedi." (Tirmizî, Daavat 125, (3565).

* * *

Zekanın açılması, hafızanın gelişmesi için dua okumanın yanında, maddi tedbirlere uymak ve yapılan işin gereklerini yerine getirmek gerekir. Dersine çalışması gereken bir öğrenci sadece diliyle değil haliyle ve bedeniyle de dua etmelidir. Buna fiili dua denilmektedir. Üzerine düşen görevi hakkıyla yerine getirdikten sonra diliyle dua etmek de kavli duadır. İki kanatlı bir kuş gibi, hem fiili hem de kavli duayı beraber yapmakla istediği yere uçabilecektir.

Ayrıca öğrendiklerini unutmamak ve onları korumak için de bazı tedbirler almalıdır. Çünkü unutkanlığa sebep olan konular vardır. Bunlardan sakınmak gerekir. Bazılarını kısaca söyleyelim:

1. Harama bakmak.
2. Haramla beslenmek.
3. Zihni çok yoracak olan gereksiz şeylerle doldurmak. Televizyon, bilgisayar, telefon gibi...
4. Aşırı derecede bedene zarar verecek kadar cinsel ilişkiye girmek. Özellikle kendi kendine tatmin olmak.
5. Zihnin sürekli çalışmasını engelleyecek kadar boş durmak.

Sorularla İslamiyet

Muhabir: Yazar Silinmiş