0

Garip şeyler oluyor memlekette...

PKK hariç, herşey konuşuluyor, herkes eleştiriliyor, PKK hariç hedef tahtasına konulmayan yok.

Hükümetinden bakanına, Cumhurbaşkanından Başbakanına herkes suçlu.

Sadece PKK masum, çiçek çocuk.

Gazetenin birisi, teröristin fotoğrafının altına "bombacı aslında Çevik Kuvveti hedef alacaktı" diye yazmış. Yani bilinçaltımıza şunu yerleştirmek istiyor mezkur gazete: "bakmayın siz, bu kız aslında Çevik Kuvvet'i hedef almıştı, sivillerin ölmesi iş kazası. Böyle saldırılarda "iş kazası" da oluyor maalesef. Fakat bunlar çevreci/ekolojist bir terör örgütü. Normalde sivillere asla dokunmazlar. Yere izmarit dahi atmazlar, o derece yani.

Bir başka gazeteci, "ama ile başlayan bütün cümleleri yutun artık" diye başlamış paylaşımına. Bu cümleyi okuyunca, sonrasında gelecek cümleler için umutlanıyor insan. Tamam artık, onlar da işin ciddiyetinin farkına vardı, PKK'ya şiddetli bir tepki gösterecekler diyorsun. Fakat gazetecinin sonrasında sarfettiği cümleler her zamanki gibi bir hayal kırıklığından ibaret. Şöyle diyor devamında gazeteci: "bu korkunç bir cinayettir. Kim yaptıysa lanet olsun. Yazık be insanlara..."

Bingo...!

Yine terör örgütünün ismi yok.

Fail suya düştü, suyu inek içti, inek dağa kaçtı, dağ yandı bitti kül oldu...

Herhalde Türkçenin kamufle etme işine yarayan en kullanşlı kelimesi "kim" olsa gerek.

Sanırsın FARC örgütü'ne üye bir terörist kalkıp Kolombiya'nın başkenti Bogota'ya gitmiş bombayı patlatmış.

Bu kadar kör olur mu bir gazeteci, bu kadar duyarsız olur mu? Bu kadar toplumdan kopuk olması mümkün mü?

Elbette değil. Bunları yazan gazeteci, sizden benden daha iyi biliyor bu patlamanın PKK tarafından gerçekleştirildiğini. Ama dili varmıyor işte PKK demeye.

Bir de duyar kasmıyorlar mı? Kafayı yememek için 3x1 Lustral'e ihtiyaç duyuyor insan. "ama ile başlayan cümleleri yutun" diyorlar. Ama kendileri PKK'yı yutuyor, içlerinde saklıyorlar, kamufle ediyorlar, hedef şaşırtıyorlar. Terör örgütüne sırt veriyorlar.

HDP Genel Merkezi'nin resmi twitter adresinden Demirtaş'ın bir cümlesi düşüyor sosyal medyaya. Tam bir fiyasko. Şöyle diyor Demirtaş: "Pazar akşamı Kızılay Meydanı'nda tümüyle sivilleri hedef alan bir terör saldırısı gerçekleşti. Lanetliyoruz, kınıyoruz."

Bak sen Demirtaş'a...

Kınıyor...

Kelime dağarcığında terörü kınamak da varmış.

Ama o da ne. Özne yok ortada. Kimi kınıyor Demirtaş? Kime söylüyor bu cümleleri?

Kim 500 Milyar İster Bilgi Yarışması'nda Kenan Işık'ın yarışmacılara sorduğu ilk sorular arasına girmeye aday bir soru?

"Pazar akşamı Kızılay Meydanı'nda tümüyle sivilleri hedef alan bir terör saldırısı gerçekleşti. Lanetliyoruz, kınıyoruz."

Yukarıdaki cümlede Demirtaş kimi kınamış olabilir sizce?

a)FARC Terör Örgütü

b)PKK olamaz, Çünkü Demirtaş PKK'yı kınayamaz

c)Boko Haram

d)IŞİD

İnsan hayret ediyor gerçekten. Sanki, 5 tane 50 kiloluk bomba İzmir'de toplantı yapmış, karar alıp Ankara'ya gelmiş, iki gün "kendimizi nerde patlatalım" diye keşif yapmış, sonra da kendilerini, imha etmişler. Bombayı patlatan bombanın kendisi sanki. Herşey kendiliğinden oluyor.

Ne yana dönsen facia, ne tarafa baksan garabet, nereye dönsen ihanet...

Üstelik bu güruh, yabancı kişiler de değil. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları.

Ama bir şeylere "yabancı" oldukları kesin.

Hem kendilerine yabancılar, hem coğrafyalarına, hem de kendi insanlarına "yabancı" bunlar.

Batı hayranlıkları var. Sömürgecilerine aşık olmuşlar, tutulmuşlar.

Bedenleri Doğu'da, ruhları Batı'da.

Ama Batı onları Doğulu, Doğu'da onları "Batıcı" kabul ediyor.

O yüzden hiçbir yere ait olamıyorlar. Hiçbir yere ait değiller. Eziklikleri de bu yüzden.

Öyle olmasa, PKK'dan daha PKKcı olurlar mıydı?

Artık Türkiye'deki savaş, PKK, DHKP-C ve alfabede harf bırakmayan terör örgütleri ile Türkiye halkı veya devlet arasında değil.

Bu savaşın adı tartışma götürmeyecek kadar nettir.

Bu coğrafyadaki savaş, Hans ile Ahmet, Angel ile Ayşe arasındadır.

Savaş, zalimler ile mazlumların savaşı...

Küllerinden yeniden doğup ayağa kalkmak isteyenler ile bu coğrafyanın cayır cayır yanmasını isteyenlerin savaşı gördükleriniz.

Olimpos Dağı'nın çocukları ile Hira Dağı'nın çocuklarının savaşı...

İyi ile Kötü'nün, doğru ile yanlışın, helal ile haramın, hak ile batılın savaşı.

O yüzden bizi kalbimizden bombalayıp dizlerimizin üzerine çökmemizi istiyorlar. Masum insanları hedef alıp ülkeyi kaosa sürüklemek, yönetilemez hale getirmek istiyorlar.

Meşru, seçilmiş yöneticilerini devirip yerine Peter'i getirmek istiyorlar.

Hans, George, Michail'i ülkenin başına kayyım olarak atamak istiyorlar.

Ankara'daki bombanın Sur'daki çukurlardan, Surdaki çukurların Türkmen Dağı'nın tepesine bırakılan bombalardan farkı yok.

Tek bir merkez var. tek bir hedef var.

Bir tarafta İşgalci Haçlılar var, diğer tarafta işgal altında olan Müslümanlar var.

Siz hangi saftasınız?

Açıkça söyleyin artık. Kıvırmadan, dürüstçe, yüzümüze bakarak, gözlerimizin içine bakarak söyleyin.

Hangi taraftasınız?