The Wall Street Journal (WSJ) gazetesine konuşan ABD'li ve Avrupalı yetkililer, 'Ukrayna'nın yeniden inşası ve Rusya'nın küresel ekonomiye dönüşü' vizyonunu ortaya koyan ve kamuoyuna açıklanmayan söz konusu bir dizi belgeye ilişkin detayları anlattı.

Buna göre belgelerde, olası bir Rusya-Ukrayna barışı durumunda, ABD finans firmaları ve diğer işletmelerin Ukrayna'daki projeler için yaklaşık 200 milyar dolarlık dondurulmuş Rus varlığına erişme planları detaylandırılırken, bu projeler arasında, şu anda Rus birliklerinin kontrolündeki bir nükleer santralden enerji alacak devasa bir yeni veri merkezinin bulunduğu öne sürüldü.

ABD şirketlerinin nadir toprak elementleri çıkarımından Arktik'te petrol arama çalışmalarına kadar stratejik sektörlere yatırım yapmasıyla ilgili detayların bulunduğu belgelerde, Washington yönetiminin Rus enerji akışının Batı Avrupa ve dünyanın geri kalanına yeniden sağlanmasına yardımcı olmasıyla ilgili planlara yer verildiği ileri sürüldü.

'Yalta gibi' benzetmesi

Belgeleri gören bazı Avrupalı ​​yetkililer, ABD'nin bazı önerilerini ciddiye alıp almamakta tereddüt ettiklerini ifade ederken, bir yetkili, bunları Trump'ın Gazze'yi 'Orta Doğu'nun Rivierası' yapma planına benzetti.

Bir diğer Avrupalı yetkili ise önerilen ABD-Rusya enerji anlaşmalarına atıfta bulunarak, bunun 'İkinci Dünya Savaşı galiplerinin Avrupa'yı paylaştığı 1945 konferansının' ekonomik bir versiyonu olduğunu söyleyerek, 'Yalta gibi.' benzetmesinde bulundu.

Başka bir Avrupalı yetkili, ABD'nin yaklaşımının Rusya'ya ekonomisini canlandırmak ve askeri olarak daha güçlü hale gelmek için ihtiyaç duyduğu fırsatı vereceğinden endişe duyduklarını dile getirdi.

Müzakerelere katılan ABD'li yetkililer de Avrupa'nın dondurulmuş fonları hızla tüketeceğini söylerken, yaklaşımlarının parayı yatırım olarak kullanmak ve yatırıma ayrılan miktarı artırmak için finans şirketi yöneticilerini ve özel sermaye milyarderlerini görevlendirmek olduğunu aktardı.

Görüşmelere katılan bir yetkili, ABD yönetimi altında bu miktarın 800 milyar dolara kadar çıkabileceğini söyleyerek, 'Bizim anlayışımız, finansal büyümeyi gerçekten anladığımız yönünde.' ifadelerine yer verdi.

ABD, Japonya ile ortak hava tatbikatında nükleer uçaklarını uçurdu
ABD, Japonya ile ortak hava tatbikatında nükleer uçaklarını uçurdu
İçeriği Görüntüle

ABD ve Avrupa'nın Ukrayna'da barışa yönelik farklı tutumu

Trump yönetiminin geçen hafta açıkladığı yeni Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi'nde Avrupa hükümetlerine yönelik sert eleştiriler yer almıştı.

Belgede, bazı Avrupa ülkelerinin göçmen kabul politikaları nedeniyle 'medeniyetlerinin silinme tehlikesiyle' karşı karşıya olduğu ileri sürülürken, kimi hükümetlerin çoğu aşırı sağcı belirli siyasi partileri haksız biçimde sansürlediği iddia edilmişti. Belgede, Avrupalı ülkelerin, Ukrayna'daki savaşı sona erdirmeye yönelik girişimlerde engelleyici bir rol oynadığı öne sürülmüştü.

Trump, Politico'da yayımlanan röportajında da Avrupa'yı Ukrayna konusunda somut adım atmamakla, göç politikalarıyla ise kendi ülkelerini güvensizliğe ve zayıflamaya sürüklemekle suçlamıştı.

Almanya Dışişleri Bakanı Johann Wadephul da Rusya'nın Ukrayna'dan toprak talebine ilişkin yürütülen barış müzakerelerinin başarıya ulaşacağından emin olmadığını söylemişti.

Bu konuda karar vericinin yalnızca Ukraynalılar olduğunu vurgulayan Wadephul, 'Bu kararların onlar için kolay olmayacağı da tamamen açıktır.' ifadesini kullanmıştı.

ABD'nin Ukrayna savaşına yönelik barış planı

ABD Başkanı Donald Trump yönetimince hazırlanan 28 maddelik barış planı önerisi Kiev'e sunulmuştu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, planı istişare etmeye hazır olduklarını belirterek, 'Bu planın, nihai barışçıl çözüme temel olabileceğini düşünüyorum.' ifadesini kullanmıştı.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de Rusya'nın Ukrayna'nın doğusundan talep ettiği topraklar için, 'Dürüst olmak gerekirse, ne Ukrayna yasaları ne anayasamız ne de uluslararası hukuk uyarınca buna kesinlikle hakkımız yok.' demişti.

Kaynak: AA