Çorum’un benim edebiyatımda müstesna bir yeri vardır. Kapısından girdiğim anda bir değişim ve dönüşüm içerisinde hissettiğim, âdeta tozlanmış bir sözün yere düşen ekmek gibi öpüp baş üstüne konulduğu bir samimiyet, nezaket, kadirşinaslık atmosferinde olduğumu fark ettiğim bu şehirden sonra sanatım incelmiş ve tazelenmiş bir aşkla yeniden inşa edilir. Şehrin kültür ve edebiyat mimarlarından Turhan Candan başkanımızın her yeni daveti sadece sözü izhar için verilmiş bir imkân değil, aynı zamanda kendimi şehrin dev aynasında izleyerek düzenlemem manasına da gelmektedir.

21 Mayıs Çarşamba sabah namazından hemen sonra, “Çorum Okuyor-Okur Yazar Buluşmaları” kapsamında Çorum Belediyesi’nin davetlisi olarak yola çıktım. Zamanda Bir Pusula’nın refakatinde beni Özejder Sosyal Bilimler Lisesi ve Şehit Osman Arslan Anadolu İmam Hatip Lisesine götürecek yollar suyun, toprağın ve binbir çeşit çiçeğin tezyin ettiği rengârenk bir efsunla çerçevelenmişti. Şehirde bulunduğum kısacık zaman dilimi Turhan Candan başkanımızın aşinası olduğumuz görgü ve görenek iklimiyle, ötelerden getirdiği kadim irfanıyla ziyadeleşti;  programlarımıza iştirak eden ve şehrin bilge tavrının bir temsilcisi olan Kütüphaneler ve Müzeler Müdürü Bekir Sayın’ın güler yüzü ve hoş sohbeti ile güzelleşti. Ben oradan, o lâtif zaman geçidinden kendime kavuşarak döndüm buralara…

Bir yazarın, okuma bilinciyle yoğrulmuş, kitaplarla dost olmuş gençlere hitap etmesi zor değildir. Bu hasbihâl ortamı konuşmacı yazar için aşılması gereken bir eşik değil, yokuşu olmayan, dünyanın cennete dönük suretini hatırlatan bir yürüyüş bahçesidir. İşte, Özejder Sosyal Bilimler Lisesi böylesi dolu, donanımlı gençleri bağrına basan özel bir kurumdu. Henüz bahçesine girdiğim an vazifesini lâyıkıyla yerine getiren öğretmenlerin ve onların izini takip eden bilinçli öğrencilerin etrafa yaydığı ağırbaşlı idrak kendini hissettiriyordu. Turhan Candan başkanımızın selam konuşmalarından sonra söyleşimiz, kurum öğrencilerinden Sevgili Tuana’nın, Eylül’ün, Elif’in, Esma’nın, Fatmanur’un, Amine’nin, Şule’nin, Selvi’nin, Anıl’ın, Seren’in, Mustafa Mert’in katılımları ile güzelleşti. Ben yüzü güneşten ve aydan kopmuş gibi duran bu gençlerde ideal ruhu, ağırbaşlı ve mesafeli bir samimiyeti yeniden buldum. Gençlerimle kitap kulüpleri ve yazar/tema kritikleri yapan ve onları Zamanda Bir Pusula yolculuğuna hazırlayan edebiyat öğretmenimiz Mehmet Güngör ise, okulun diğer öğretmenleri gibi entelektüel seviyesi yüksek, düzeyli ve işinin ehli bir eğitimciydi. İmza sırasında çocuklarımızın ileriye dönük tercihlerinin psikoloji ve hukuk üzerine yoğunlaşmalarında ve Ankara, Eskişehir gibi manevra kabiliyetini arttıracak çevreleri hedef almalarında şüphesiz onun rolü büyüktü. Burada programımıza iştirak eden çok kıymetli Müdür Vekili Ahmet İlhan’a ve Müdür yardımcısı Nejla Uğraş’a da bizi incelikle ağırladıkları için de bir teşekkür sunmak isterim. Sosyal medya aracılığıyla tanıdığım sevgili Tuba Öztürk hanımefendinin ani bir yağmur gibi gelen güzel sürprizi ise günümü güzelleştiren detaylar arasındaydı. O kucaklaşma ânı bana kelimelerin, gönüller arasında kurduğu görünmez köprüleri bir kere daha hatırlattı.

Özejder Sosyal Bilimler Lisesinden sonraki durağımız Şehit Osman Arslan Anadolu İmam Hatip Lisesi idi. Burası, şehrin merkezinden uzak ama yüksekçe bir yerde bulunduğu için şehre hâkim, sakin bir çevrede. Okula bu nefis ortamın tesiri ile girdim. Şehit Osman Arslan Anadolu İmam Hatip de adım attığımız andan itibaren donanımlı, bir o kadar sevimli bir tavırla karşıladı bizi. Kurum şehrin en iyi ilk birkaç okulundan olup müdürümüz Şahin Çalışkanoğlu Turhan Candan başkanın öğrencilerindenmiş. Söyleşi öncesi çay ikramına samimi, temiz bir sohbet eşlik ederken gözüm, masadaki edebiyat dergilerine ilişti, tanıdık ve sıcacık suretler… Şehit Osman Arslan Anadolu İmam Hatip’in –içinde söyleşiden önce son sınıf öğrencileri ile bir parça hasbihâl imkânı bulduğum- yeni yapılan ve öğrencilere çalışmaları için kucak açan etkileyici bir kütüphanesi de var. Çorum’un bir önceki güzel kurumunda karşılaştığım o olağanüstü dikkat, o munis ilgi burada da devam gösterdi. Bu sebeple şehirdeki en iyi programlarım olduğunu düşündüğüm bu başkalığı, talebelerin kitapları büyük bir titizlikle okuyup içselleştirmelerine, dahası kelime ve edebiyat dostu olmalarına borçlu olduğumu fark ettim. Söyleşi sonrası imza faslında sadece bedenimi değil, kalbimi de samimiyetle kucaklayan, sorularına aldığı cevaplar karşısında gözleri dolan bu örnek gençleri ömrümce unutamayacağım. Ki onlar, o anlamlı dakikalar içinde bana “elest bezmi” ni hatırlattılar, ruhların birbirine dokunduğu o muhteşem an… Zeynep, Cemre, Birgül, İpek, Ayşe Medine, Hira Nur, Fatma, Sude, Betül ve ismini sayamadığım, heyecan şaşkınlık arası bir geçitte not alamadığım nice genç arkadaşım soruları ve katılımları ile dakikaları saatlere eklediler, saatlerimi güzelleştirdiler. Bu latif disipline, kendini yolun çok başında fark eden bu duygulu zekâlara ayrı ayrı teşekkür borçluyum.

Bununla birlikte son âna dek yanımdan ayrılmayan ve samimiyetlerini gönlüme sızdıran Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Seher Çiftbaş ve İngilizce Öğretmeni Ayşe Canan Kekeç’in katkıları da çok değerliydi. Öğretmenlerimiz, çocukları hayata her anlamda hazırlamaları gerektiğinin farkındalar. Programa iştirak eden diğer öğretmenlerim Hüseyin İnce, Büşra Topuz, Emel Çiçek, Hülya Çolak, Ramazan İşçen ve bana ömrümce saklayacağım kalem ve hat tablosu armağan eden okul Müdürümüz Şahin Çalışkanoğlu, var olsunlar…

Her Çorum seyahatimden bir teşekkür borcuyla döndüğüm şehir emekçilerinden daima gülen yüzünde konakladığımız çok sevgili Nilüfer Aşkın, kıymetlisiniz. Nilüfer Hanım bana Çorum’un yöresel lezzetlerini ağırlayan Veli Paşa Konağı’ndan sonra Hititlerden günümüze şehrin kültürünü, dokusunu, sosyal hayatını yansıtan Çorum Şehir Müzesinde de eşlik etti. Bu arada müzenin müdavimi sevgili Meral Gözsu hanımefendiyi tanımak, sanat ve tarih sevdasına yakinen şahitlik etmek çok güzeldi. Tam da şu demde ne çok anlıyorum, Zamanda Bir Pusula’yı gençlerimle buluşturan ve onun yazarında da güzel hatıralar bırakan herkes için bu metnin her satırına bir teşekkür bıraksam, yine de eksik kalacağım…

Selam ile.