İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Ekrem İmamoğlu Suç örgütü olarak adlandırdığı yapının İstanbul’a ait 560 milyar lirayı lüplediği iddiasının yanında, bunların söylediği yalanların bini bir para. Her yalan, bir önceki yalanı aratan derecede rezil ve pespaye. Ey Ekrem İmamoğlu ve savcının söylediği çeten, ne iğrenç, ne kepaze bir tiyatroya imza attınız yine!

Adli Tıp Kurumu’nun raporu önümde, Mehmet Murat Çalık’ın sağlık durumunu didik didik etmişler. Ne diyor rapor? Adamın 26 yıl önce lösemi geçirdiği söyleniyor, ama ne patoloji raporu var ne tedavi belgesi! 26 koca yıl, çeyrek yüzyıl geçmiş, lösemi nüksetmemiş, adam kür olmuş, turp gibi! Tıbben biliniyor, 10 yıl nüks yoksa, hastalık bitmiş, kapanmış. Ama siz, utanmazlar, bu adamı hasta diye yutturmaya çalışıyorsunuz! Yalanlarınızla devleti, bilimi, milleti kandıracağınızı mı sanıyorsunuz, alçaklar?

Adli Tıp, Çalık’ın dosyasını incelemiş. İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin raporu ortada: Blast oranı yüzde 4-5, biyopsi yetersiz, kemik iliği örneği iliksiz kortikal kemikten alınmış, teşhis koyduracak cinsten değil! Flow sitometride blast oranı yüzde 1-2, genetik incelemede displazi yok, atipik hücre yok!

Çalık’ın kan sayımı mı dediniz? Lökosit 5 bin 660, nötrofil 3 bin 400, normalin zirvesinde! Lökopeni, nötropeni falan hak getire! 2008’de parotis bezi tümörü? O da iyileşmiş, 17 yıl nüks yok, kür! Boynundaki kitle? İyi huylu bir beze, alınmış, geçmiş gitmiş. Kilo kaybıymış, kaşeksiymiş? Yalan! Adam 85 kilo, 183 boy, beden kitle indeksi 25,38, sapasağlam! Lenfoma mı? O da yalan, tıbbi geçmişte yok! Bu ne rezillik, bu ne şerefsizlik!

Siz kimi kandırıyorsunuz ulan hırsızlar? Adli Tıp, “tahrifat yok” diyor, Dünya Sağlık Örgütü kriterleri açık: Lösemi için blast oranı yüzde 20’nin üstünde olmalı, yüzde 5-19 miyelodisplastik sendromdur. Çalık’ta ne lösemi var ne displazi, ne nüks! 26 yıl remisyonda, 17 yıldır tümörsüz bir adama “hasta” diye yalan sıkıyorsunuz! Bu yalanlarınızla masumları vurursunuz, biliyorsunuz değil mi? Gerçek hastalar var, lösemiyle, kanserle boğuşan! Sizin bu iğrenç tiyatronuz yüzünden cezaevi idaresi, hakikaten hasta olana şüpheyle bakar, belki birinin ölümüne sebep olursunuz! Şerefsizler, yalanlarınızla bilime, devlete, millete kafa tutuyorsunuz, ama o kafa betona toslar, haberiniz olsun!

Bu çete, bu İmamoğlu güruhu, hırsızlıklarını örtmek için her yola başvuruyor. Çalık’ı yargının pençesinden kaçırmak için sahte hasta raporları, uyduruk teşhisler, palavra belgeler sundular piyasaya!

Adli Tıp, “tekrar biyopsi yapılsın, ileri merkezde incelensin” diyor. Ama siz, ahlaksızlar, bu raporu bile çarpıtmaya kalktınız! Kurumda hematolog var, onkolog var, profesör var, doçent var, ama siz “tahrifat” diye çamur atıyorsunuz! Ulan, bilimi mi satın alacaksınız? Devletin kurumlarını mı susturacaksınız? Sizin yalanlarınız, ancak kendi pis çetenizi kandırır, devleti değil!

Bu kepazelik, bu namussuzluk, bu ahlaksızlık her gün suratınızda patlıyor! Milletin gözü açık, devletin eli uzun! Çalık’ı hasta diye yutturup, yolsuzluk, hırsızlık iddialarını gizlemeye çalışıyorsunuz. Ama bilim yalan söylemez, Adli Tıp yalan söylemez! Sizin o iğrenç tiyatronuz, o sahte gözyaşlarınız, o uyduruk raporlarınız çöp olacak! Gerçek hastaların ahı, masumların bedduası sizi bulacak! Hırsızlar, şerefsizler, reziller, bu milletin yakasından düşün! Yalanlarınızla, tiyatronuzla, sahtekarlığınızla tarihin çöplüğüne gömüleceksiniz! Bilime kafa tutan, devleti kandırmaya çalışan bu çete, bir gün o yalanlarınızda boğulacak! Ulan, ne iğrenç, ne kepaze adamlarsınız siz!