0
Siz, hiç okuyabilmek için dolapta saklandınız mı? Ya da bir öğrenci yurdunda kalabilmek, amcanızın öfkesinden kurtulabilmek için odadan odaya kaçtınız mı? Birazdan size anlatacağım hikaye, gerçeklere dayanmaktadır. Bu, amca korkusundan dolayı dolapta günlerce saklanan küçük bir kızın yürek titremesi… Fakir bir aile kızının melali…
Okumayı çok seven kızını okula kaydettirmesi için şehirde bulunan kardeşinin evine gönderen babanın aksine amca küçük kızımızın okumasına karşı çıkmaktadır. Günlerce ve gizlice amcasının evinde kalan kızımız, bazen kuzenlerinin odasında bazen de dolapta saklanır. Yurdun açılmasını bekler, yakalanma korkusuyla… Bilir ki, yakalanırsa köyüne geri gönderilecektir… Bazen dolaptır sığınağı küçük yüreğin, bazen de evin gizli bir köşesi… Yeter ki amcaya yakalanmasın. Ve günler sonra yurt açılır. Kızımız yurda gelir ve gizlice kaydını yaptırır. Durumu fark eden amca, yeğenini okuldan almaya çalışır; fakat başarılı olamaz. Kızımız, tıpkı bir kardelen çiçeği gibi, mücadeleyi kazanır. Şimdi, yurdunda kalmakta ve okulunu okumaktadır.
Aslında bunun gibi yüzlerce hikaye var; bir boğaz eksilsin diye okula ve yurda gönderilenler, hiç parası ve elbisesi olmayanlar, berdel yapılmaya çalışılanlar ve unutulanlar… Kısacası, hayat kadar gerçek hikayeler… Şimdi bu kardelenler, Türgev'in Emine Erdoğan Yurdu'nda kalıyor ve açacağı zamanı bekliyor.
Tüm bunları şunun için anlatıyorum. Pazartesi günü, Siirt'teydim. Türgev Emine Erdoğan Kız Öğrenci Yurdu öğrencileriyle buluştum. Gündemimiz, medya ve algı yönetimi idi… Birbirinden değerli öğrencilerle hem medyayı, hem de medyanın nasıl manipülasyon yaparak algı oluşturmaya çalıştığını konuştuk. Oldukça verimli bir programdı…
Medya; hayatımıza yön veren, sınırlarımızı tayin eden, gerçekleri belirleyen en önemli araçlardan birisi… Çoğu zaman, gerçeği veya haberi bize ulaştıran araç olmaktan öte gerçeğin bizatihi kendisi… Medya, manipülasyonun merkez üssüdür. Manipüle ederek kendi gerçeğini bize dayatan medya, çoğunlukla, çıkar odaklarının borazanıdır. Burada, yazının en başındaki soruyu yeniden sormalıyız? Medya, neden Türgev'e saldırıyor?
Yaşadığım bu küçük tecrübeden sonra sıklıkla bu soruyu düşündüm. Türgev, önemli bir misyonu yerine getiriyor. Unutulan, yok sayılan, dışlanan bir bölgenin genç kızlarına umut oluyor. Onların hem ellerinden hem yüreklerinden tutarak yarınlarımızı inşa ediyor. Özellikle bir tarafı çöl, bir tarafı kar olan bu coğrafyada yapılmayanı yapıyor ve kördüğümü çözüyor; insanımızın yüreğine dokunuyor. Galiba bunun için Türgev saldırı altında…
Son söz… Belki başta söylemeliydim; bilemedim. Bu coğrafyanın kaderini kardelenler ve çalıkuşları değiştirecek, hiç şüphesiz. Bu güzel hizmetlerinden dolayı, Türgev yönetimine, Deniz, Nevruz, Rojdan, Nazlıcan hocalara ve bilhassa tıpkı Çalıkuşu Feride'si gibi Cumhuriyetin bağrından, Ankara'dan kopup gelen yurt müdiresi Birsen Gözlü Sümer Hanımefendiye kalbi şükranlarımı sunuyorum.
