Z Kuşağı’nın Sodom ve Gomore Ruhuyla Dansına tanık oluyoruz adeta.
Ah, Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel’in konsolide ettiği Z kuşağı! Ne akım ama! Sosyal medya, 90’lı yılların ortalarındaki kokana Kemalist rahibelerin sokağa dökülüp “mal benim, veririm kime ne” diye ellerinde pankartla yırtınmalarının en üst versiyonunu yaşıyor.
O rahibeler, kasık mahali boğazındaki üç köprüyü kıskandıracak kadar işler hale getirme özgürlüğü peşindeydi. Şimdi onların evlatları, 12 Mach’lık kıtalararası füzeleri kıskandıracak derecede uçuyor. Özgür Özel-İmamoğlu ikilisinin Z kuşağı, anlaşmış gibi sosyal medyada videolu paylaşımlar yapıyor: “Benim etim, benim parçam, benim bedenim. Kimse bana karışamaz. Ben özgürüm, ben kendimi ifade ediyorum. Bu benim hakkım. Kimse bana ‘Neden böyle giyiniyorsun?’ diyemez. Benim bedenim, benim kararım.”
Eh, ne diyebiliriz ki? Beden sizin, Venüs vadisi sizin, istediğiniz gibi at koşturabilirsiniz. Kimsenin bir şey dediği yok hanımefendi. Sadece selülitli mabadınızı erkeklere doğru açmayın, hani yanlışlıkla bir erkeğin ayağı kayar falan, sonra yanlış anlarsınız olayı. Bizim bütün kaygımız bundan ibaret. İyi açılışlar.
Ama durun, bu Ekrem-Özgür kuşağına kim karışmış? İstediği gibi gezsin, istediği yerini açsın. Ama bir gün birileri tarafından sözlü veya fiili, fark etmez, tacize, tecavüze maruz kaldığında mutlaka birileri kendisine soracaktır: “Arsızın hiç mi kusuru yok?” Allah ıslah eylesin.
Bu beden özgürlüğü dediğiniz şey, tarihin en rezil örnekleriyle dolu değil mi? Lut kavminin düştüğü Sodom ve Gomore rezilliğini hatırlayın. O kavim, ahlaksızlığın, çıplaklığın, iffetsizliğin doruğuna ulaşmıştı. Allah, onları taş yağmuruna tuttu, o toprakları Ölü Deniz’e çevirdi. Siz, o kavmin torunları mısınız? Siz, o kavmin ruhunu sosyal medyaya mı taşıdınız?
Tarihe bakın. Roma’nın çöküşü, çıplaklık ve ahlaksızlıkla başladı. Nero, kendini tanrı ilan etti, sarayında orgiler düzenledi. Byzantion’un düşüşü, aynı şekilde ahlaksızlığın, iffetsizliğin yayılmasıyla hızlandı. İstanbul’un fethi öncesinde, Byzans’ın son imparatoru, sarayında dans eden çıplak kadınlarla eğleniyordu. Siz, bu tarihin tekrarını mı istiyorsunuz?
Tarih bize gösteriyor ki, her medeniyet çöküşünün arkasında böyle bir "özgürleşme" hareketi var. Roma'nın son dönemlerindeki sefahat, Bizans'ın çöküş yıllarındaki ahlaki çözülme... Şimdi de Z kuşağı aynı tuzağa düşüyor.
Bu gençler sanıyor ki özgürlük, bedenini teşhir etmekte. Hayır dostlar, özgürlük beyindedir, düşüncededir, üretimdedir. Ama gel de anlat. Sosyal medyanın dopamin bağımlıları için özgürlük, "like" sayısıyla ölçülüyor artık.
Lut kavminin başına gelenler, sadece bir ibret hikayesi değil, tarihin tekerrür eden bir gerçeğidir. Her toplum, kendi Sodom ve Gomore'sini kendi eliyle inşa eder. Bizimkiler de sosyal medya üzerinden inşa ediyor.
Ve son olarak, İmamoğlu ve Özel... Siz bu gençleri kullanıp, toplumu zehirlerken iyi düşünün. Tarih, Sodom'un patronlarını nasıl andıysa, sizi de öyle anacak! Bu rezilliğin hesabını er ya da geç vereceksiniz!
Tamam açmasına aç da, senin değirmentaşı kıçını, göbek deliğini, sarkık baldırını görmek zorunda mıyız? Mikrobunu sokağa salamazsın. Erkek olarak biz de Kamaşullah ile gezelim, uygun olur mu? Bizim günahımız ne?
NOT: Bu yazıyı yazarken en az 50 kere sildim. En sakin hali bu. Üç klavye kırdım, beş sigara yaktım. Allah hepinizin belasını versin Lutiler!