Kız çocuklarının eğitim alması, okullaşma oranlarının artması adına bir dönem “Haydi Kızlar Okula” kampanyası başlatılmıştı. Kaç senesiydi net olarak hatırlamıyorum ama bugüne dönüp bu kampanyanın sonuçlarına baktığımızda muazzam etkilerini görüyoruz. İş hayatında kadınların sayısının artması, kadınların siyasette daha fazla yer edinmesi, söz sahibi olması, kendi ayakları üzerinde durmaları ve özgürlük mücadelesi vermeleri, iş sahibi olmaları belki de vaktiyle yürütülen “Haydi Kızlar Okula” kampanyasının doğrudan ya da dolaylı olarak topluma yansıyan sosyolojik sonuçlarının etkisidir.

Zaman ve koşullar değiştikçe toplumun da ihtiyaç ve beklentisi değişir. Vaktiyle ihtiyaç kız çocuklarının okullaşması, eğitim görmesi daha fazla söz sahibi olmaları ve görünür olmaları idi. Bugün ise eğitim sistemimizin pek çok ihtiyacı var ki bunlardan en önemlilerinden biri de velilerin okula, çocuklarına ve çocuklarının aldığı eğitime karşı gösterdikleri duyarsızlığı, kayıtsızlığı ortadan kaldırmak veya minimize etmek.

Eğitim ekosistemimiz içerisinde paydaşlara kulak verirseniz velilerin ilgisizliği, duyarsızlığı ve çocuklarının okul ortamında ki yaşantıları ile ilgilenmediklerini duyarsınız. Çocuğunun ilkokula başladığı yıllardan ta ki lise hayatı bitene kadar ki süre olan 10-12 yıllık zaman diliminde hiç okula uğramayan, çocuğunun durumunu sormayan, başarısı/başarısızlığı ile yakından ilgilenmeyen veliler var. İnanır mısınız çocuğunun hangi okulda eğitim aldığını bilmeyen, çocuğunun gittiği okulun adını/adresini bilmeyen, çocuğunun okuduğu okuldaki idaresinden ders öğretmenine, rehber öğretmeninden memuruna kadar hiçbir kimse ile bugüne dek hiçbir temasta bulunmayan, iletişim kurmayan veliler var. Bu velilerin çocukları okul ortamında sağlıklı davranışlar sergilerler mi sizce? Bu çocuklardan sağlıklı bir öğrenci davranışı beklemek mümkün mü?

Bu veliler farkındalar mı farkında değiller mi bilemiyorum ama okul kültürüne büyük bir zarar vermekteler. Şu veya bu sebeple okula hiç uğramayan veliler bırakın normal sürede okula uğrayıp çocukları hakkında bilgi almalarını, çocukları disiplin suçu işlediklerinde okul yönetimi veya ders/sınıf öğretmeni tarafından arandığında bile okula gelip konu ile ilgilenmedikleri olabiliyor. Velilerin okula, çocuklarına, eğitim ortamına karşı bu duyarsızlığını, kayıtsızlığını ortandan kaldırmak büyük bir ihtiyaç gibi görünüyor. Velilerde bir farkındalık oluşturmak, onları bilinçlendirmek kimin sorumluluğunda, nasıl sağlanır bilemiyorum ama okul kültürüne zarar verdikleri muhakkak. İlgili velilerin, çocukları üzerine titreyen anne babaların çocuklarında ki olumsuz davranışların pek çoğu bu ilgisiz, kayıtsız, duyarsız velilerin çocuğundan olumsuz rol model yöntemi ile geçtiğini söylemek mümkün.

Toplum olarak hepimiz, eğitim kurumlarında yöneticiler, idareciler ve öğretmenlerden alkışlanacak bir okul kültürü inşa etmelerini bekliyoruz/istiyoruz ama velilerin okula karşı duyarsızlığına bir çözüm üretmiyoruz. Acaba “Haydi veliler okula” kampanyası mı başlatsak diye ironi bir düşünce aklımdan geçmiyor değil. Bazı velilere okul yolu görünmesi gerekir. Okula uğrayıp okul iklimini soluması, öğretmenlerin ve idarecilerin okullarda ne tür sorunlarla cebelleştiğini görmeleri gerekir. Belki o vakit öğretmenlerin kadir kıymeti daha iyi anlaşılır. Bazı anne babaların kendi çocukları ile geçirdikleri vakitten daha fazlasını okullarda öğretmenler o çocuklarla vakit geçiriyor. Çocuğunu kime teslim ettiğini bilmeyen, çocuğunun öğretmenini tanımayan, sesini dahi duymayan veliler var. Sağlıklı okul kültürü inşa edilecek ise, bu, sadece öğretmen ve öğrencisi ile oluşmaz. Memurundan kantincisine, servis şoföründen temizlik personeline, rehberlik servisinden idarecisine değin pek çok paydaşın işbirliği ile oluşabilecek bir durumdur.

Bazı okullarda okul aile birlikleri, okul veli iş birlikleri o kadar güzel işliyor ki, bu tür okullara baktığınızda okul kültürünün imrenilecek düzeyde olduğu, okul ikliminde bulunan herkesin mutlu mesut olduğu, pek çok şeyin sorunsuz bir şekilde ilerlediğini görürüz.

Her bir okulda sağlıklı bir okul iklimi ve kültürü inşa edeceksek, bu, velilerden bağımsız gerçekleştirilemez.