Başlık benim buluşum değil. Bir sosyal medya fenomenine ait. Tutuklu bulunan CHP belediye başkanlarının saplandığı bataklığı kurutmak için yapılan ‘temiz eller operasyonu’ için kullanmış. Büyük temizlik yapılıyor! Dev şehirlerin kelli felli başkanları yolsuzlukta yarışmışlar. Şimdi ne kadar ceza alacakları tartışılıyor. Elli, yüz sene mi, 5-6 yüz sene mi?..
Bugün birbiri ile bağı yokmuş gibi görünen birkaç konuyu anlatıp, bağ kurmayı size bırakacağım. İlki Üsküdar’dan. Ak Parti’nin yeni seçilen İlçe Yönetimi basın mensupları ile tanışmak istemiş, beni de davet ettiler. Meşhur ‘Katibim’ restoranda kahvaltıda buluşup tanıştık. 20 yıldır Üsküdar’dayım, ilk defa bir parti yönetimi beni davet etmeyi aklına getirdi.
Tayyip Erdoğan’ın insanüstü çaba ve gayreti ile seçimler kazanılınca sanırım basın fazla umursanmıyordu. Emekliler pandemi sonrası geçim sıkıntısı ile Ak Parti’ye ders vermek için sandığa gitmeyince ilçe teşkilatı yeniden yapılandırıldı. Önce basını dinleyerek başladılar işe. Şimdi sıra iktidarın gerçek sahibi olan halkla tanışmaya, vatandaşın derdini dinlemeye geldi.
***
Türkiye’de bir şeyler değişiyordu. Geçmişte Rum-Yunan-İsrail lobisi el ele vermiş, Joe Biden’ı kafaya alarak Erdoğan’ı devirmeyi hedeflemişti. Muhalefete sınırsız Batı desteğine rağmen Erdoğan kazandı. Ak Parti’nin oylarını tırtıklamak için kurdurulan yeni partiler de işe yaramadı. CHP kongerelerinde yeşil rengin öne çıkması şimdi gündemi renklendirecek.
Geçtiğimiz hafta Pakistan - Afganistan sınırındaki çatışmalar durunca şaşırdım. Ateşkesi sağlayan, Türkiye’nin Milli İstihbarat Şefi İbrahim Kalın’dı. Trump olaya neden el atmadı anlamadım. Zengezur’a kolayca ismini vermişti. İsrail zaten ileri karakoluydu. Arkasına Avrupalı liderleri dizip birçoğunu azarlayarak ‘Trump ateşkesi’ imzalamıştı.
Pakistan, Türkiye’nin desteği ile Hint uçaklarını patır patır düşürünce Modi’yi azarlayıp savaşı bitirmek Trump’a kalmıştı! Çok güvendiği halde söz geçiremediği tek lider Putin oldu. Onunla yeni yeni zıtlaşmaya başladı. Durup durup Erdoğan’a övgüler dizmesine gelince, işin sırrı ABD’deki seçim yarışındaydı. Erdoğan sarı yeleli ata oynamış ve kazanmıştı.
***
CHP, Biden’ın sınırsız desteği ile mahalli seçimleri aldı. Birinci parti olduk diye havalara girdi. İyi fırsattı. Hizmet ederek halkı memnun edip iktidara yürüyebilirlerdi. Ama ‘hizmet’ kelimesi dağarcıklarında yoktu. Bırakın personel maaşını, halk için su bile akıtamıyorlar! Sınırsız güç ve para ile şımardılar. İşin içine yetim hakkı da girince yolları Silivri’ye çıktı!
Mahalli seçimlerde Ak Parti’nin aday gösterdiği Varto’nun en hatırı sayılır adamı kazanamayınca sebebini sormuştum. Cevap anlamlıydı: “Beyim, hiç sorma, kazanacağından emindik. Ne olduysa bir gecede oldu. Sonradan öğrendik ki, silahlı militanlar o gece evleri dolaşıvermiş.” Kuzey Kıbrıs seçimlerinde zorlama yoktu ama bol miktarda teşvik primi vardı.
Kuzey Kıbrıs’ı orada yaşayan bir dostuma sordum. Mevcut iktidarın ne kumar, ne fuhuş, ne de arazi mafyası ile mücadele etmediğini söyledi. Tabii bataklıkları kurutmayanlar kaybetti. Türkiye önayak olmalı, Kuzey Kıbrıs’ın kumar, kara para ve fuhuş bataklığı kurutulmalıdır! Hileli şekilde mülkler alıp girilemez siteler yapan Siyonistler de acilen ülkeden kovulmalıdır!