Nerede paraya çevrilecek bir değer varsa, bunlar hemen oraya üşüşüyorlar. Önce oranın düzenini bozup. Sonrada gerek kendileri, gerekse maşaları aracılığıyla, buralardaki değerleri sömürmeye başlıyorlar.




Değerli okurlarım, günümüzde dünyanın Güçlü Devleti diye anılan ülkelerin, işi gücü işgal ettikleri yerleri sömürmek.


Nerede paraya çevrilecek bir değer varsa, bunlar hemen oraya üşüşüyorlar. Önce oranın düzenini bozup. Sonrada gerek kendileri, gerekse maşaları aracılığıyla, buralardaki değerleri sömürmeye başlıyorlar.


Tabi sömürüye zemin hazırlanırken, milyonlarca insan yerinden yurdundan ediliyor. Buarada dökülen gözyaşıyla kanın haddi hesabı yok.


Ya bizim gurur duyduğumuz Osmanlı böyle miydi? Kesinlikle böyle değildi. O Güçlü Devletken, yönetimine aldığı yerlere, yol ve ihtiyaç duyulan yapıları yapardı.


Çünkü Osmanlının yönetim felsefesi, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" üzerine kuruluydu. En önemlisi: Osmanlı'yı yönetenler Allah'tan korkarlardı.


Efendim bugün dünya üzerinde yaşanan çoğu sorunun temelinde, Allah'tan korkmamak vardır.


Düşünün... Güçlü silahları elinde bulunduranlar, azıcık Allah'tan korksalardı... O silahları masumların üzerine kolayca sıkabilirler miydi?


Peki şu anda dünyanın süper gücü Osmanlı olsaydı, yeryüzünde ne değişirdi? Hemen söyleyeyim... Bir kere toprağın altına ve üstüne huzur hakim olurdu.


Bir diğeri de: Osmanlını süper güç olduğu bir dünyada, Katil İsrail gibi zalimler masumları öldüremezlerdi.


Şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Osmanlı idarecileri, ABD Başkanı gibi katillere sarılamazlardı.