0
İsrail oğulları lanetli bir kavim…
Lanet kelimesi haliyle ürkütücü. Kelimeyi kullanmak bile insanı sarsıyor. Ancak bu durum, bir hakikatin dile getirilmesine engel değil.
Şeytan bizlere her türlü kötülüğü empoze eder, şerlerin anası, tetikçisi, takipçisi, emredicisidir o. Şeytan, baş lanetli ve bizim ebedi düşmanımızdır. Bu yüzden şeytandan bahsediyor, onu tanımaya çalışıyoruz. Çünkü onu ve insanları ayartma yöntemini bilmeden, kendimizi korumamız eksik kalır. Aksi takdirde Kur'an-ı Kerim'de 88 yerde ondan bahsetmezdi.
…
Mübarek Ramazan ayında, ümmetin iftar sofrasına mermi boşaltan lanetli kavmin çocukları, Şeytan'a pek mesai yaptırmadı. Siyonistler aktifken, şeytanın mesai yapmasına ne gerek var? Şeytanlaşmış bir kitle, rehberlerinin isteğini anında yerine getirir zaten.
Bu kitlenin şeytanla olan işbirliği zaten lanetlenmesine sebep olmuştu. Ama ders ve ibretten yoksun bu güruh geçmişte atalarının yaptığını bugün yaparak, lanet katsayısını artırıyor, cehennemdeki yerini derinleştiriyor.
…
Yahudilerin lanetlenmesiyle alakalı pek çok ayet bulunmaktadır.
Allah onları lanetledi.
"Bunlar Allah'ın lanetlediği kimselerdir. Allah'ın rahmetinden uzaklaştırdığı (lanetli) kimseye gerçek bir yardımcı bulamazsın." (Nisa, 4/52)
Hz. Musa, Hz. Davut ve Hz. İsa da onları lanetledi.
"İsrailoğullarından küfre sapanlar hem Davut'un hem de Meryem oğlu İsa'nın diliyle lanetlenmişlerdir.
Çünkü onlar isyan etmiş, sınırı aşmışlardı.
Onlar birbirlerini yaptıkları kötülüklerden vazgeçirmeye çalışmazlardı.
Yapageldikleri şey ne kötü idi!" (Maide, 5/78-79)
"(Musa dedi ki:) Aramızdaki beyinsizlerin yaptıklarından ötürü bizi helak eder misin Allah'ım?" (A'raf, 7/155)
Allah'ın gönderdiği dini tahrif edip değiştirdiler.
Peygamberleri yalanladılar ve bir kısmını da öldürdüler.
Allaha ve insanlara verdikleri sözlerde-andlaşmalarda durmadılar.
Allah'ın helal kıldıklarını haram, haram kıldıklarını helal saydılar. Örneğin faizi helal kıldılar, insanların mallarını da helal saydılar.
Allah yolunda cihad'dan kaçınarak, Hz. Musa'yı birkaç kişiyle yalnız bıraktılar.
Allah'ın kendilerine olan sayısız nimetlerine rağmen nankörlük edip, ona isyan ettiler.
Firavundan kurtulmalarının üzerinden daha birkaç yıl geçmemişti ki, eski günlerini anar, özler oldular. Çünkü köle ruhlu idiler.
Masum insanlara zulmettiler, yurtlarından sürdüler.
İnsanları Allah'ın yolundan çevirdiler, kendileri de yüz çevirdi, inkar ettiler.
Cumartesi günü yasak olmasına rağmen balık avladılar, Allah'a karşı hile yaptılar.
Kendilerini diğer insanlardan üstün görüp kibirlendiler, pek çok yanlışa hakları olduğunu düşündüler.
Tefrika ve fitneye yöneldiler. Hem kendi hem de diğer milletlerin huzurunu kaçırdılar.
Dünyaya aşırı meyil ve hırs gösterdiler.
…
Şunu hemen belirtelim: lanetlenen, ebedi olarak İsrail oğulları/Yahudiler değildir elbette.
Lanetlenen bir zihniyettir, anlayıştır, tavırdır.
İlahi rahmetten uzaklaştırılmayı gerekli kılan bu tür çirkinlikleri kim yaparsa lanetlenme alanına girmiş olur. Bir Müslüman da bu tür inanış ve davranışlara yönelse, lanetlik alana dahil olmuş olur.
Ama şunu görüyoruz ki, İsrail oğullarının soyu, geçmişten asla ders almıyor, kendini düzeltme, temizleme yoluna girmiyor.
Bugün İsrail'in Gazze'de yaptığı tam bir lanetlik iştir.
Allah'tan öncelikle hidayet diliyoruz. Değilse de lanetlerinin bu dünya ve ahirette azapla neticelenmesini diliyoruz.
Allah'ın laneti, tüm zalimlerin üzerine olsun.
…
"Onlar (yahudiler) nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ahdine ve insanların (müminlerin) himayesine sığınmadıkça kendilerine zillet (damgası) vurulmuştur; Allah'ın hışmına uğramışlar ve miskinliğe mahkûm edilmişlerdir. Çünkü onlar, Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar ve haksız yere peygamberleri öldürüyorlardı. Bu da, onların isyan etmiş ve haddi aşmış bulunmalarındandır." (Âl-i imran, 3/112)***