Gazze zafer kazandı. Hamas zafer kazandı. Kassam'ın yiğitleri zafer kazandı.
Gazze zafer kazandı. Hamas zafer kazandı. Kassam’ın
yiğitleri zafer kazandı. Yüreği Gazze ile atan her Müslüman zafer kazandı.
Siyonistlerin Gazze’de yaptığı soykırıma tepki gösteren, Filistinlilerin
acısını hisseden her vicdanlı insan zafer kazandı. Hamdolsun…
Allah Gazze halkına, işgalci İsrail karşısında 470 gündür
iman, sabır ve cesaretle durmalarının karşılığında izzetli bir zafer verdi.
İnşallah bu zafer, Mescidi Aksa’nın kurtuluşuna ve işgalci
Siyonistlerin işgal ettikleri Filistin topraklarından defolup gitmelerine
vesile olsun.
Bazıları, verilen bunca şehidin, harap edilen şehirlerin,
caniler tarafından yapılan katliamların sonunda yapılan ateşkese nasıl zafer
diyebildiğimizi merak edebilir.
Aslında zafer 7 Ekim Aksa Tufanı’yla başlamıştı. 75 Yıldır
Filistin topraklarını işgal eden işgalci İsrail hayatının en büyük şok ve hezimetini
o gün yaşadı. Milyonlarca askerden oluşan ordusu, yüzlerce uçaktan oluşan hava
kuvvetleri, binlerce tankı olan zırhlı birlikleri, on binlerce füzesi çeşit
çeşit milyonlarca silahı olan 3 ülkeyi 6 günde yenen İsrail, 7 Ekim’de müthiş
bir hezimet yaşadı. Yerin yüzlerce metre altında yaşayan ve ellerinde sadece
kendi ürettikleri birkaç silahı olan Kassam’ın yiğitleriyle 470 gündür baş
edemediler. İnsan aklının almayacağı her yolla katlettikleri Gazze halkına
boyun eğdiremediler. İşte bu zaferdir.
Destanlık çapta bir zafer…
Haçlı-Siyonistler toplamda 363 kilometrelik karelik bir
alana sahip Gazze’de taş üstünde taş bırakmayacak şekilde Hiroşimaya atılan
atom bombasının 80 katı bomba attı, şehri harap etti, soykırım yaptı, öldürdü
öldürdü öldürdü ama yenemedi. Filistinliler, öldü, vuruldu, vahşice işkenceden
geçirildi esir alındı aşağılandı aç bırakıldı susuz kaldı soğukta dondu ama
yenilmedi. İradelerini teslim etmedi.
İradenin teslim edilmesi ne demek biliyor musunuz?
Anlatayım;
Dünyadaki halkı Müslüman olan 57, genel olarak ise 205 ülke,
İsrail ve her türlü fiili destek veren ABD-İngiltere Fransa- Almanya- gibi
ülkelerin “Haçlı-Siyonist ittifakının”, “İsrail Gazze’yi yerle bir edip tamamen
ele geçirecek buna karşı çıkan olursa bizi karşısında bulur” tehdidine boyun
eğdi. Bütün ülkeler korktu, sessiz kaldı, görmezden geldi, başını çevirdi. Yani
göz göre göre yapılan bir soykırıma ufak tefek tepkiler dışında engel olacak
iradeyi kimse gösteremedi.
Ne İsrail’e savaş açan ülke oldu ne ordusunu gönderen.
Bırakın ordu göndermeyi, yiyecek, ilaç, su bile gönderemediler çoğu zaman.
İşte bütün dünya ülkelerinin boyun eğip korktuğu
Haçlı-Siyonist ittifakın karşısına, çıplak ayaklarıyla 470 gündür yılmadan
savaşan, direnen, destan yazan Hamas- Kassam’ın yiğitleri çıktı. Gazze halkı
çıktı. Bombalardan yaralanmış çocuklar acıdan ağlarken bile “direnişe devam
vatanımızı işgalciye vermeyeceğiz Allah vekilimiz” diye haykırarak
ağlıyorlardı.
Gazze halkı, ufacık bebesinden piri fani nenesine,
gazetecisinden doktoruna, arama kurtarmacısından yardım görevlilerine, ambülans
görevlilerinden hemşiresine bütün Gazze halkı, bir buçuk yıldır devam eden
soykırıma rağmen iman ve cesaretle sabır ve metanetle Allah’tan başka kimseye
yaslanmadan direndi, kenetlendi savaşçısına sahip çıktı, direniş nimetini
kutsadı ve dünyaya insanlık, İslam dünyasına Müslümanlık dersi verdi.
Gazze halkı- Filistinli yiğitler ümmet halkasının en baş
köşesinde hürmet ve tazim görerek oturmayı hak etmiş bir halktır. İşgalin ilk
gününden beri böyleydi ama son 470 gün bunu tescillemiştir.
Haçlı- Siyonist işgalciler elbette yine saldıracak yine
katliam yapacak. İki bin yıldır Arzı Mevud –vaadedilmiş topraklar masalıyla
dünyayı fitneye bulayan bir zihniyet bu idealinden ancak işgal ettiği
topraklardan def edilip hak ettiği cezayı görmeden vaz geçer mi sanıyorsunuz.
Zalimi durduracak tek şey kılıcın parlaklığıdır, güçtür, cihattır, direniştir…
Bunun yanında Yahudilerin neredeyse yüz yıldır dünyayı
“mazlum, mağdur edilmiş demokrat, medeni halk” masalı çöpe atıldı. Dünyada aklı
ve birazcık vicdanı olan her insan Siyonistlerin insanlık düşmanı işgalci bebek
katili bir katil olduğunu gördü. Yaptıkları soykırım ve işgal ile yaftalandılar
ve propaganda ağları çöktü.
Aynı şekilde dünyayı işgal ederken “demokrasi ve insan
hakları için mücadele ediyoruz” söylemini dilinden düşürmeyen Batının da
dünyaya dayatabileceği hiçbir değer kalmadı.
Eski söylemleriyle insanların karşısına çıkan her
Haçlı-Siyonist “soykırımcı bebek katilleri” cevabını alacaktır, almalıdır.
Bundan sonrası yaraların sarılması, Haçlı Siyonistlerin ne
kadar insan düşmanı cani olduklarının devamlı hatırlatılması ve Gazze’yi
yeniden ayağa kaldıracak çalışmaların hızlandırılması olacaktır.
Özellikle Kassam’ın yiğitleri başta olmak üzere tüm Gazze
halkının önünde saygıyla eğiliyor, Şehitlerimize rahmet diliyor, kazandıkları
zaferin işgalci siyonistleri Filistin topraklarından tamamen defetmeye vesile
olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.