WEF, BM, AB ve Bill Gates'in desteğiyle küresel dijital kamu altyapısını ilerletmek için “Bağlantılı Gelecek” adında bir girişim başlattı.

Bu dijital planlama zaten Davos’ta konuşulmuştu. Yani kimliğinizin, paranızın ve verilerinizin tam anlamıyla tek bir merkeze bağlanması konusu bu.

WEF’in kendi sitesindeki makaleye göre, Küresel Dijital Kamu Altyapısı(DPI) bireylerin, işletmelerin ve toplulukların dijital ekonomiye ve topluma katılımını sağlayan temel dijital sistemler ve platformları ifade ediyor.

2030 yılına kadar dijital kimlik, dijital ödeme ve veri değişim platformlarının hayata geçirilmesini hedefleyen girişimin başlıca destekçileri arasında BM, AB ve Bill Gates yer alıyor.

Bindiği gibi Bill & Melinda Gates Vakfı bu planlama için 200 milyon dolarlık yeni bir fon açıklamıştı. Bu fon, küresel dijital kimlik sistemine ait bir kimlik sisteminin oluşturulmasını içeriyor.

Yapay zekaya olan ihtiyaç, bireylere, işletmelere ve topluluklara dijital ekonomiye ve topluma katılımlarını sağlayacak temel dijital sistemlerin dizayn edilmesi öngörülüyor.  

Aynı makalede, Hindistan vatandaşlarının parmak izlerini ve iris taramalarını benzersiz 12 haneli bir kimlik numarasına bağlayan biyometrik dijital kimlik sistemi Aadhaar, "güçlü DPI gelişiminin gücüne" bir örnek olarak vurgulanıyor.

Öyle ki “Hindistan'ın Aadhaar gibi platformları (1,4 milyardan fazla kullanıcının bankacılık, devlet yardım programları ve diğer dijital ürünlere erişimini sağlayan bir biyometrik dijital kimlik sistemi) ve birlikte çalışabilir sağlık sistemlerinin geliştirilmesine yardımcı olmak için de açık kaynaklı bir çerçeve kaynağı olan Open Health Stack, güçlü DPI geliştirmenin gücüne örnektir” denilyor.

Demografik bilgilerin maliyet etkin bir şekilde çevrimiçi doğrulanması planlanıyor.

Buradaki “Aadhaar” şu demek;  

Devlet ve özel veri tabanlarındaki çok sayıdaki yinelenen ve sahte kimliği ortadan kaldıracak kadar benzersiz ve sağlam bir sistem anlamına geliyormuş.

Ayrıca kast, inanç, din ve coğrafyaya dayalı herhangi bir sınıflandırmadan uzak, rastgele oluşturulmuş bir sayı deniliyor bu kimlik için.

Her bireyin demografik ve biyometrik bilgilerine dayanarak benzersizliğini belirliyormuş dahası mevcut belgelere bakılmaksızın her ikamet edenin yararlanabileceği gönüllü bir hizmet olarak takdim ediliyor.

Bu yüzdendir ki Hindistan’da her bireye tek bir benzersiz Aadhaar kimlik numarası verilecek.

Aadhaar, herhangi bir kimliğe dayalı uygulamanın (karton, pasaport vb.) kullanabileceği evrensel bir kimlik altyapısı sağlayacakmış.

Open Health Stack dedikleri de dijital sağlık çözümlerinin geliştirilmesini hızlandırmak için tasarlanmış bir açık kaynak bileşen ve geliştirici kaynağı paketi.

McKinsey Global Enstitüsü'nün Dijital Kimlik raporuna göre, DPI’nin temel taşlarından biri olan dijital kimliğin ölçeklendirilmesi, gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) büyümesini %1-13 arasında artırabilir ve bu da dünya çapında tahmini 5 trilyon dolarlık ekonomik kazanıma yol açabilirmiş.

Elbette bir şirkete bu kimlik uygulamasının reklamı yaptırılacaktır. Belli ki Hindistan pilot ülke olarak seçilmiş.

Aslında olan biten şu;

Dijital para, dijital kimlik, iklimle mücadele ve karbon vergisi falan derken sonra televizyon karşısına çıkıp“ artık hepimiz dünya vatandaşı olduk” diyecekler.

Anlayacağınız ulus devletler dönemi tarih olmak üzere.

Sansür, dijital gözetim, her şeyi kapsayan bir dijital kimliğe sahip diktatör bir dünya hükümetine doğru ilerliyoruz.

Kısacası kimsenin ne fiziksel ne de zihinsel olarak hiçbir şeye sahip olmadığı ve herkesin robotik düşündüğü, algoritmalar tarafından kontrol edildiği ama mutlu olduğu yontulmuş bir transhuman topluma doğru sürükleniyoruz.