Küresel terör örgütü siyonist İsrail, Gazze’de yaklaşık yıllardır iki yıldır devam ettirdiği işgal ve soykırımı artık tüm dünyanın gözlerinin önünde son noktaya taşıdı. Gazze’nin tamamını işgal etme kararı alan terör devleti sadece Filistin’e değil, tüm bölgeye karşı savaş ilan etti. Lübnan’a yönelik hava saldırıları, Suriye’deki hedeflere ardı ardına düzenlediği saldırılar işgalci ABD’yi yanına alan sapkın siyonist İsrail’i durdurulamaz bir noktaya getirdi. Bu karar elbette sadece İsrail’in değil, onu destekleyen emperyalist güçlerin de karanlık bir stratejisinin bir parçası! Uluslararası hukukun bir yalandan ibaret olduğunu net bir şekilde yeniden gözler önüne seren Gazze soykırımı, Birleşmiş Milletler’in de ne kadar işlevsiz bir kurum olduğu gerçeğini tüm dünyaya ezberletti.
Gazze eskiden bir açık hava hapishanesiydi şimdi ise devasa bir mezarlıktan ibaret! Geriye kalan çocukların, kadınların, yaşlılar ise sapık İsrail askerleri tarafından alenen avlanıyor. İnsanlık bu vahşeti izliyor. Üstelik sessiz kalanların yanı sıra terör devletine alkış tutan alçaklar da var.
Terörist İsrail’in hedefi Ortadoğu haritasını yeniden çizmek, sınırları değiştirmek ve bölgeyi kendi çıkarlarına göre dizayn etmekten ibaret. Başarabilir mi? Şu an için mümkün görünüyor çünkü Türkiye dışında İsrail’e meydan okuyan hiçbir İslam ülkesi yok. Hatta elinde başta Muhammed Mursi olmak üzere binlerce Mısırlı Müslümanın kanı olan katil Sisi İsrail’e seve seve uşaklık yapmaya devam ediyor, tıpkı Mahmut Abbas denen şerefi satılık aciz mahlûk gibi…
Bu yangın sadece Filistin’le sınırlı kalmayacak. Bugün bu gerçeği görmeyen veya görmezden gelenler için ‘yarın’ geç kalınmış bir zaman dilimi olacak.
İsrail, kurduğu işgal hayallerine bölgedeki tek gerçek engelin Türkiye olduğunu biliyor. Gazze’nin çığlığına kulak veren tek ciddi aktör Türkiye ve İsrail Türkiye ile doğrudan bir savaşı göze alamaz. Çünkü özellikle Türkiye’nin savunma sanayiinde attığı dev adımlar, İsrail’in korkulu rüyası haline geldi. Geçtiğimiz günlerde duyurduğu yerli hava savunma sistemi Çelik Kubbe, bu anlamda tam bir devrim niteliği taşıyor. İsrail, Türkiye’nin bir kriz anında Bayraktar TB3, Akıncı, Anka, Kızılelma, Gökbey, Atak, Hisar, Siper gibi projelerle yalnızca kendini savunmakla kalmayacak, gerektiğinde misliyle karşılık verecek güce sahip olduğunu da biliyor.
Gazze soykırımında herkes açıkça safını belli etti. Yaşanan vahşete susarak dilsiz şeytan olmayı gönüllü olarak kabul edenler sadece İsrail zulmünün değil, yarın kendi yıkımlarının da ortağı olmayı şimdiden kabullenmiş oldu. Gazze’de açlıktan ölen çocuklar, enkaz altında çürümüş bedenler insanlığın da Müslümanların ferasetinin de öldüğünün bir göstergesi olarak acı bir şekilde karşımızda duruyor.
