Dünya hızlı bir dijital değişim ve dönüşümü yaşarken biz bunu yeterince hissediyor muyuz? Yoksa olayların içinde savrulup gidiyor muyuz? Eskiden izlediğimiz filmlerde tüm canlıların birer kodla kontrol edilmesini tuhaf karşılardık. Ama artık bizim de bir kodumuz, TC numaramız var. Resmi ve özel kurumlarda onunla işlem yapıyoruz. Dünyada da sistem böyle.

Nakit para ortadan kalktı, kalkacak. Resmi hizmetler ve banka işlemleri, alışverişler, trafik kontrolleri artık TC koduyla yapılıyor. Sağlık hizmetleri çoktan uyum sağladı sisteme… Kimlik kartınız aynı zamanda ehliyet, kredi kartı, hesap cüzdanı, vergi levhası, tapu ve nakit para yerine geçiyor. Tüm işlemler bir kimlik numarası yahut elektronik kartla yapılıyor.

Sorulacak çok soru var. Ancak yapay zeka ve dijitalleşme o kadar hızlı ilerliyor ki… Yüz tanıma sistemleri ve parmak izimiz de TC kodumuz ve telefonumuzla özdeşleşti. Son yıllarda yapay zeka ve dijitalleşmeye en fazla uyum sağlayan sektör Türk Savunma Sanayii oldu. Türkiye’de son on yılda bir devrim yaşadı. İnsansız sistemler kazandırdı, kazandırıyor.

***

Savunma sanayiinden sonra en büyük değişim otomobil dünyasında yaşanıyor. Elektrikli otomobillerin yaygınlaşması tamirat işini değiştirdi. Otomobiliniz arıza yaptığında satıcıya uğramanız yeterli. Siz kahvenizi yudumlarken onlar motoru değiştiriyor. Oto tamir atölyeleri azalıyor. Benzin istasyonları yerini elektrik şarj istasyonları ve sayaçlarına bırakıyor.

Zamanla araç sahibi olma ihtiyacı ortadan kalkacak. Ehliyet almak tarihe karışacak. İlki 2018’de yollara çıkan “otonom otomobiller” önümüzdeki beş-on yıl içinde ciddi şekilde artacak. Otomobil almanıza da, park yerine de ihtiyaç kalmayacak. Siz araç çağırıp sadece sürüş mesafesini ödeyeceksiniz. Araç ilerlerken ister kitap okuyun, ister çevreyi izleyin.

Değişim çok hızlı. Trafik kazaları neredeyse sıfırlanacak. Otomobil sigortalarına güle güle diyeceğiz. Yeni elektrikli otomobiller ana yolda mecbur kalmadıkça şerit bile değiştirmiyor. Gelecek güneş enerjisinin. Evlerde gün boyu elektrik üretip depolayacağız. Sonra kullanıp, fazlasını sisteme satacağız. Benzinli ve dizel otomobilleri artık müzelerde görebileceğiz.

***

Peki yapay zeka ve dijitalleşme eğitim sistemini etkileyecek mi? Az sayıda öğretmenle tüm ülkeye eğitimin sunulacağı bir sisteme geçilecek mi? Uzaktan eğitim yaygınlaşıp merkezi sistem güçlenecek mi? Uygulamalı bölümler hariç, üniversite ve kampüsler kapanacak mı? Çalışmak gönüllü hale mi gelecek? İnsana ihtiyaç kalmayınca bunca insan ne yapacak?

Herkes kendini sanata, bilime ve ibadete mi verecek? En önemlisi de dünya kaynakları bu değişimler sonucu nasıl paylaşılacak? Adil bir paylaşım mı olacak? İnsanların ve devletlerin hırsları devam mı edecek? Adalet, eşitlik ve sağlıklı paylaşımla dünya kaynakları tüm insanlığın hizmetine mi sunulacak? Yosa adil bölüşüm yerine kavgaya devam mı edilecek?

Gelecekte yaşanacakları önceden bilmeye kehanet deniyor. Bizim yaptığımız teknolojinin gelişmesine bakarak yakın gelecekle ilgili size bir beyin fırtınası yaptırmak. 1998'de Kodak firmasının 170.000 çalışanı vardı ve dünya genelinde fotoğraf kağıdının yüzde 85'ini üretip satıyordu. Yakın geleceği göremediler. O halde hızlı dönüşüm ve adil bölüşüme hazırlanalım.