Kıymetli okurlarım, evvelki gün burada yayınlanan yazıda, önümüzdeki otuz yıl için ülkemizde planlanan Sanayi Devriminden bahsettim.


O devrimi şöyle kısaca hatırlatmak gerekirse: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, mevcut organize sanayi alanlarının 11 katı büyüklüğünde mega endüstriyel bölgeler kuracakmış.


Efendim yapılan açıklamalardan, bu alanların Anadolu'nun dört bir yanına dengeli bir şekilde dağıtılacağı anlaşılıyor. Tabi bu da insanların ekmeğinin büyümesi demektir.


Ha burada memleketteki iş insanlarına da bir görev düşüyor. O da: Bu planlamaya yakışacak dünya markaları oluşturmaktır. Ben bunlar her alanda önemli markalar olmalıdır derim.


Geçen dediğim gibi, "Bu konuda kendimizi ve gücümüzü hafife almayalım"... Bizim iş insanlarımız bunu başarabilirler yani...


Biliyorsunuz... Günümüzde ülkelerin başka yerlerde bayraklarını dalgalandırabilmeleri için, illa savaş yapmaları gerekmiyor.


Bunun için tutulan dünya markaları oluşturmaları yetiyor... İşte o markalar var ya... Kendi ülkesinin bayrağını diyar diyar dolaştırıyor.


Allah aşkına söyleyin... Amerika o malum içeceği ve ekmek arası markasıyla bayrağını her yerde dalgalandırmıyor mu? Hem de insanların sağlıklarını bozarak yapıyor bu işi....


Hani Türkiye'nin yeme içme alanında o kadar dünya markası yapılacak ürünü var ki... Bunları listelemeye kalksam... O liste köşenin geri kalan yerine sığmaz...


Bu yüzden, yeme içme alanında dünya markası haline getirilebilecek bir iki örnek vereceğim. bunların en başında da, çorbaların padişahı olan Tarhana olacak...


Ardından da, dönerimizi, köftelerimizi, kebaplarımızı ve güveçlerimizi hatırlatacağım... İçecek alanında ise, şalgamımızı, şıramızı ve çeşidi belirsiz şerbetlerimizi hatırlatacağım…


Evet evet, bunların hepsi insanlığın önüne konabilecek güzel lezzetlerdir. Diğer ortak özelliği de, içlerinde sağlıksız hiçbir ürünün bulunmamasıdır.


Bak gördünüz mü? Konu şimdi uzadıkça uzayacak... Neyse... Ben günümüzde Bayrakların başka ülkelerde dalgalandırılmasının oluşturulacak ünlü markalarla olduğunu tekrar hatırlatıp yazıyı noktalıyorum.