Ülkede bir yapay zeka güzellemesidir gidiyor. Teknolojiye karşı değiliz elbette. Covid döneminde olduğu gibi mRNA aşılarını kör körüne savunanlar gibi arkasını önünü hesap etmeden, sorgulamadan da önümüze konulan her şeyi olduğu gibi kabul etmemeliyiz.
Sosyal medyada hemen herkes yapay zeka destekli grok asistanına sorular sorarak doğru bilgiye ulaştıklarını sanıyor.
Bağımsız gazetecilerden Whitney Webb tam da bu noktada uyarıyor. “Eğer böyle yapmaya devam edersek” diyor, “kendi özgün düşünme melekelerimizi yitireceğiz.”
Üstelik bunu bir zorlama ile de yapmıyoruz. Yapay zekanın kontrol ettiği bir kontrol sistemine gönüllü olarak boyun eğmeye başlıyoruz
James Corbett ise; "Yapay zeka bizi daha akıllı değil, daha aptal yapıyor" diyor. Bilirsiniz önceden geleneksel anlamda bunu okullar yapıyordu. Korkarım okulların yerini yapay zeka alacak. Nihai olarak amaç her daim bireyin kendi başına özgün düşünce üretmesini engellemektir.
Düşünen, üreten, sorgulayan, mantık yürüten ve eleştiren insan istenmiyor. Çünkü küresel sistem için, kusursuz itaat eden, uysal, bağımlı ve zayıf karakterli insanlar gerekli.
Devam edelim;
Küresel iş bulma ve koçluk firması Challenger, Gray&Christmas'ın son rakamlarına göre, bu yıl tüm sektörlerde işten çıkarmalarda bir artış gözlemlendi. Amerika bu konuda çok hızlı ilerliyor.
Amerikalı muhalif uzmanlardan Patrick Wood, bunun bir kemer sıkma politikası olmadığını düşünüyor. “Hükümet Verimliliği Departmanı’nın (DOGE) hükümet politikalarının ve bunların yürütülmesinin tamamen yapay zekaya devredildiği bir senaryoya zemin hazırlayabilir” diyerek şimdiden uyarıyor.
Bu konuda birçok eleştirmen yapay zekanın siyasette, hukukta ve tıpta kullanılmasına karşı uyarılarını sürdürüyor. Elbette birçok alanda yapay zekanın kontrollü kullanımı insanlara fayda sağlayabilir.
O yüzden tümden reddetmek ya da tamamen kabullenmek yerine daha temkinli olmakta fayda olduğunu düşünüyorum.
Eğer bu süreç insanlığın kendi kendini ortadan kaldırması şeklinde ilerlerse işte o zaman hapı yuttuk. Açıkçası hapı yutmuşa benziyoruz. Zira bu konuda henüz meseleyi eleştirel yaklaşan kimseyi görmedim.
Düşünün, ileride seçmenler bir insan politikacı yerine yapay zeka politikacıyı seçme imkanına sahip olsa neler olurdu?
Birleşik Arap Emirlikleri, yapay zeka konusunda en hevesli olan Ortadoğu ülkelerinden biri. BAE, dünyada bir ilki gerçekleştirerek mevcut yasaların etkisini izlemek ve yeni yasalar hazırlamak için yapay zekayı kullanıyor.
BAE Devlet Başkanı, yasalar çıkmadan önce bunları gözden geçiriyor mu bilmiyorum fakat böyle giderlerse insan faktörünü tamamen ortadan kaldıracaklar gibi görünüyor.
İlginç olan, yasama faaliyetlerinde yapay zekanın kullanılmasının, insan yasa koyuculara güvenmekten %70 daha verimli olduğunu düşünüyorlar.
Öyle görünüyor ki BAE vatandaşları, yalnızca başkana değil aynı zamanda yapay zekaya da hizmet eden zorunlu işçiler haline getiriliyor.
Açıkçası beni endişelendiren, bilgi, karar, hükmün ve kontrolün özel teknoloji oyuncularının eline geçiyor olmasıdır. İnsanoğlu bu gidişle en özgün ve özel yeteneği olan düşünme yetisini zamanla yitirecek gibi görünüyor.
Kendi fıtri özelliklerini kaybeden bir insan artık köleleşir. Dijital diktatörlük denilen şey tam olarak bu değil midir? Belki de hedeflenen budur.
Şimdilik havuç aşamasındayız.