29 Eylül 2025…

ABD Başkanı:

"Barış planımızı herkes beğendi. Arap ve Müslüman ülkeler, Gazze'yi silahsızlandırma taahhüdü verdi. Hamas'ın askeri kabiliyetleri hızla yok edilecek.”

Madde 1) Gazze, komşularına tehdit oluşturmayan, radikallikten arındırılmış ve terörden uzak bir bölge olacak.

Tam bir teslimiyet…

İşgalciler, 30Ekim 1918’de de Mondros Mütarekesinde “Güvenliğini tehlikeli gördüğü yerleri işgal etme hakkını kendine tanıyordu.

Gazze ablukası, ABD liderliğinde uluslararasılaştırılmak mı isteniyor?

Gazze’yi felakete uluslararası kuruluşlar sürükledi, kör ve sağır davranarak…

Aynı vurdumduymazlık Barış Planı adı altında sürdürülmeye çalışılıyor.

Batı Şeria’yı korumaktan aciz Mahmut ABBAS’ın BM’nin 80’inci Genel Kuruluna davet edilmesi de Abbas karakterlerini kahramanlaştırmaktı.

Mahmut ABBAS, TBMM’de yaptığı konuşmada da Gazze’nin Filistin Yönetimine bağlanmasını istiyordu.

Gazze’deki facianın müsebbiplerinden biri de Mahmut ABBAS’tır.

2006’da seçimleri Hamas kazandı ama Türkiye’deki Kemalistlerin yapageldiklerini Abbas ve İsrail Filistin’de yaptı: Hamas’ın iktidar olmasına izin vermediler. Olayın evveliyatı böyle…

ABD’nin Barış Planı olarak ortaya sürdüğü şartlar, Gazze’yi uluslararasılaştırıp İsrail’in güdümünde bölge olmayı, ablukayı meşrulaştırmayı amaçlamaktadır.

Bu planda İsrail’e hiçbir müeyyide konulmaması Siyonist keyfiliğinin devam edeceğinin de göstergesidir.

Planın içeriği, üslubu Türkiye’de on yılda bir tekrarlanan darbe bildirileriyle büyük benzerlikler göstermekte.

Özellikle “radikalleşmeyi önlemek” ve “dinler arası diyalog” vurgusu şeytani hesapların nerelere uzanacağını da göstermektedir.

Birlikte yaşamayı yok etmek isteyen Siyonizm koruma altına alınıyor.

İşte Plan’ın 18’inci maddesi :

“Halkı radikallikten arındırmak için bir süreç oluşturulacak. Bu, İsrail ve Gazze’deki bakış açılarını ve anlatıları değiştirmeyi amaçlayan dinler arası bir diyaloğu içerecek.”

Radikalleşme nedir? Sınırlarını kim belirleyecek?

Burada geçen “bakış açıları”,“anlatılar” neleri kapsamakta, bunu neye göre, kim belirleyecek?

Gazze’ye de niyet okuyucular, “niyet röntgencileri” tayin edilecek, anlaşılan bu.

Türkiye’de “Sözde değil özde” Kemalist vurgusu yapanlar.” var.

Laikliği “Atatürk laikliği” adında tasnif edip “Atatürk laikliği dini hurafelerden arındırıp kişinin sade dindar olmasını sağlar.” İfadesiyle bu metin arasında hiçbir fark yoktur.

Gazzelileri ve tüm insanlığı hayvan suretinde varlıklar olarak niteleyen İsrail’e hiçbir yaptırım içermiyor, bu Plan…

*

23 Eylül 2025…

BM Genel Sekreteri Guterres: "İnsafsız bir insan acıları çağına girdik. BM ilkeleri kuşatma altında. Barışın temelleri, cezasızlık ve eşitsizliğin ağırlığı altında çöküyor"

“Gazze'deki dehşet, üçüncü korkunç yılına yaklaşıyor. Bunlar, temel insanlığa meydan okuyan kararların bir sonucu. Gazze'deki gibi bir şiddet görmedim. Orada sistematik bir şekilde yapılan bir yok ediş var.” diyerek feryat ediyor. Ama BM’ni(n) kılı kıpırdamıyor.

Bu vahşeti sergileyen İsrail’den hesap sorulmuyor. Buna da “barış”, “adalet” deniliyor.

İsrail ne zaman canı isterse katliam yapagelmekte.

BM Genel Sekreteri istediği kadar “BM ilkeleri kuşatma altında.” desin değişen bir şey olamayacak.

Filistin’e: ”Teslim olursanız, bağımsızlığınızı tanıyabiliriz.” deniliyor.

Planın habercileri planın yayımlanmadan 6 gün önce ipuçlarını veriyorlardı. Belçika Başbakanı Bart de Wever ""…tüm esirler serbest bırakıldıktan ve Hamas gibi tüm terör örgütleri Filistin yönetiminden uzaklaştırıldıktan sonra"

Danimarka Dışişleri Bakanı Lars Lokke Rasmussen: "… İsrailli rehineler serbest bırakıldığında, Hamas silahsızlandırıldığında ve Gazze'de artık rol oynamadığında, Filistin Yönetimi'nin reform gündeminde daha fazla ilerleme kaydedildiğinde ve gelecekteki Filistin devletinin silahsızlandırılacağından emin olunduğunda…"

Hollanda Dışişleri Bakanı David van Weel, Hamas'ın gelecekteki Filistin yönetiminde rolü olmaması, esirleri serbest bırakması ve silahsızlanması, aynı zamanda olası bir çözümün "İsrail'in güvenliğini garanti etmesi gerektiğini ileri sürüyordu.

Gardiyan ABBAS, dört gözle Gazze’nin kendisine teslimini bekliyor.