0
Duydunuz mu? CHP'li Elif Doğan Türkmen otuz günde bir milyon 200 bin TL'lik konuşmuş… Durun hemen kızmayın belki ahretle-cehennem zebanileri ile CHP'nin durumu ne olacak diye konuşmuştur... Yoksa bu kadar konuşma dünyada hiçbir yerle olmaz. Dünya da böyle bir konuşma için adamı dilinden asarlar! Bu normal değil, anormal bir durum…
CHP'nin günah defteri o kadar yoğun o kadar yoğun ki; kurulduğundan beri defterine sadece sıfır işleniyor... Yahu bir karnede hiç mi bir olmaz? Başından sonuna sıfır... Elif doğan hem CHP'nin durumuna bakmış, hem kendi durumuna bakmış, üzülmüş, bir güzel oturup saçını başını yolmuş, ah etmiş, vurunmuş, dövünmüş sonunda çareyi mutlaka ahiret ile görüşmekte bulmuş:
"Aloooo… Orası neresi?"
"Burası ahiret Elif doğan!"
"Sorum olacak; ne olacak bu CHP'nin hali o tarafta?"
"CHP hem kendini yaktı, hem de kendi adına seçilmişleri... Kızım burada CHP'ye iyi gözle bakmıyorlar… Sıfır yazacak yer kalmamış! Allah aşkına siz ne yaptınız? Siz hiç buraları düşünmediniz mi?"
"Bilmem ne yapmışız ki?"
" Ah Elif Ah!.. Ne yapmamışsınız ki! Güya düşmandan kurtarıp, camilerini ahır etmişsiniz, ezanını tangır tungur etmişsiniz… Bir gecede alfabesini, dilini elinden alıp, cahil bırakmışsınız… Allah'a itaati yasaklayıp, başka yerlere itaati zorlamışsınız… İbadetle Yaradan'a teşekkür etmeyi men edip, başka yerlere bir nevi tapınmayı zorlamışsınız… Zorla kıyafetini, yaşam tarzını değiştirmişsiniz… Kur'an'ı mağaralara gömmüş, yada toplayıp yakmışsınız… Kendi din kardeşine düşman edip, elin gavuruna dost olmayı üstelik kazık yediği halde zorlamışsınız… Ah be kızım! Siz hala çok kötü şeyler yapıyorsunuz… Ezandan, şehitler ölmez, vatan bölünmez sözünden rahatsız oluyorsunuz, darbe yapanları seviyorsunuz, millete hizmet edene "diktatör" diyorsunuz… Vatana millete ihanet edip, ülkenin sırlarını dışarı satan gazetecilere özgürlük istiyorsunuz… Kendi devlet liderinizi değil elin katil, alçak, yalancı cehennemlik liderlerini sevip, onların isteğine göre içerde huzursuzluk çıkarıyorsunuz…
"Bunları biz mi yapmışız ve de yapıyoruz?"
"Ahhhh!... Elif doğan ah!.. Hele buraya bir gelin ve yaptıklarınız önünüze konulsun, kaçacak yer bulamayacaksınız… Siz vatanınız için, milletiniz için bir tek hayırlı adım atmadınız… Üstelik son yıllarda PKK gibi düşünüp, onlar gibi itiraz edip, onlar gibi bu toprakların gerçek sahiplerine nefret ediyorsunuz… Sizin Burada işiniz çok zor…"
Evet, 30 günde bir milyar 200 milyonluk konuşma dünyada yapılacak iş değil. Aklı ve vicdanı olan dünya ile böyle konuşma yapmaz… Hele yeri geldikçe hükümete iftiralar atan, hırsızlıkla suçlayan, adında halk olan bir parti millete böyle bir kazık atamaz. Evet, bu kazığı aylarca ve kim bilir kaç kişi ve ne zamandır atmış? Ne yapalım burada hesabı sorulmaz ise bizde gereken yerde hesap sorarız ve Allah'ın büyük mahkemesinin adil yargılamasından çıkan cezayı gönül ferahlığı ile seyrederiz. O ki bu dünyada gereken hesap sorulmuyor ve kazıklanan millet oluyor; bizim de Allah'ımız var ve de helal etmiyoruz. Bir de utanmazlık yapıp "Ne yapalım? Bu benim hakkım" demek, vekillik değil, millete hakarettir…
Son söz: Bir defa neden milletvekillerine ve devleti yönetenlere bu kadar anormal ve israflı masraf yetkisi verilir? Elbette bir farklılık olması lazım ama bu kadar anormal farklılık, millete vekillik değil, millete krallık, efendilik yaptırır… Bu millet, kendisi için müsrif olmayan gerçek vekil istiyor… İnşallah Ak parti bu durumu, milletin kabulleneceği hale getirir ve israf edenlerden hesap sorar… Biz israf ve hakaret eden değil, mecliste kavga çıkaran vekil değil, gerçek ve saygılı ve de insaflı vekil istiyoruz… Bu bir milyar 200 milyonluk konuşma mutlaka hesap sorulması gereken bir konuşma!