Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

23 Ağustos 2023

Beklenilen sonuçlar

Dört büyük mezhep imamının tamamının işkenceye maruz kalması ve içlerinden zehirlenerek işkenceyle ya da dövülerek öldürülenlerin olması bir tesadüf mü? Hiç sanmıyorum.

Aksine o dönemde yüzlerce fıkıh aliminin öğretilerinden sadece bu dördünün yolunun yani mezhebinin günümüze ulaşmasında bahsi geçen işkencelere rağmen duruşlarını bozmamalarının ve bu yolda gerektiğinde canlarını feda etmelerinin çok büyük payı var.

Meseleye bu gözle bakıldığından siyasi ya da içtimai baskılar karşısında yollarından dönenlerin, sinenlerin hatta doğrudan korkutanların uşağı haline gelenlerin tarihsel süreçte nasıl unutulup gittiklerini, aksine yolundan dönmeyenlerin ise canlarından dahi olsalar günü geldiğinde nasıl birer kahraman olarak anıldıklarını görüyoruz.

Yaşadıkları dönemde kimisi ısrarla eskiyi muhafaza etmek için mücadele ederken kimisi zamanın ve şartların ruhunu yakalama hususunda gayrette bulunmuş; kimisi ise hayatı boyunca bulunduğu coğrafyadaki şartlara göre hükümlerini farklılaştırmış ve bu metodolojinin doğruluğunu ispata gayret etmiş.

İşin garibi ise hepsi birbirinden az ya da çok farklı öğretiler dizayn etse de sonuç itibariyle tamamı aynı haset odaklarının zulmüne uğramış, düzene tehdit olarak görülmüş ve insafsızca işkencelere maruz kalmış.

O günlerde bu kutlu insanlar eğer bu mücadeleyi vermeselerdi şimdi fıkhen nasıl bir yol üzere olurduk bilmiyorum. Aslında bu konu üzerine düşünmek dahi istemiyorum. Allah her birinden ayrı ayrı razı olsun.

Peki bu kutlu insanların varisleri neler yapıyor? Onların ortaya koydukları eserlerden ileri geçip onların şahsiyet ve direnişlerine bakarak ortaya “yeni” bir şeyler koymak, yeni bir söz söylemek için hangi alanlarda çalışıyorlar?

Nerede çağı aşacak sözler söyleyen alimlerimiz?

Bu kutlu insanların 12 asırı aşan devasa bir tarih tünelinde yetişen ilim çınarlarının gölgesinde yetişen, yeni sözler söyleyecek alt nesilleri nerede?

Nerede sömürü tarlasına dönen dünyamıza Kur’an-ı Kerim’den ve Efendimiz’in (sav) sünnetinden zamanın dertlerine çare oluşturacak yeni hükümler çıkaracak korkusuz kahramanlar?

Nerede üzerimizden bu rehaveti atıp rahatımızı kaçırmak pahasına hakikatleri ortaya çıkaracak cesur şahsiyetler?

Yoklar…

Her şeyi aynı şekilde yapıp yeni sonuçlar çıkmasını beklemek…

Bu kutlu insanlar gibi cesur, ilime aşık, Rabbinin rızası için her zorluğa razı, hakikat için canını vermeye hazır insanlar bir adım öne çıkmadan o beklenilen sonuçlar asla çıkmayacak…